Connect with us

Kültür - Sanat

EDİS NEYİ BAŞARIYOR?

Binlerce genç onu keyifle takip ederken ben ”Edis neyi başarıyor?” sorusunun peşine düşüyorum. Önce röportajlarına dikkat kesiliyorum. “Müzikten kazandığımı müziğe yatırıyorum.” demesi hayli dikkatimi çekiyor. İşine yatırım yapan genç bir insanla karşılaşıyorum evvela. Müzikte yurt içi olduğu kadar yurt dışını da takip ediyor. Örneğin Fransızca şarkılar söylüyor. Genç sanatçı, vizyonunu ortaya koyarken kendini sınırlamıyor. Düş tarlası oldukça zengin. Edis ve ekibi; “sorunlar içinde kaybolan değil; arayan, sorgulayan ve ortaya koyduğu işlerle hem kendini hem eğlencesini bulan” bir gençlik prototipi için çok iyi bir örnek ve gençleri böyle olmaya çağıran güçlü bir ses.

 

Yıl, 2022. Dünya; savaşlar ve pandemi gibi birçok olumsuzlukla cebelleşirken giderek eğlencesini de yitirmeye başladı. İzmir’in düşman işgalinden kurtuluşunun 100’üncü yıl dönümü kutlamaları kapsamında organize edilen ‘Tarkan konserindeki coşku ve heyecan’, eğlenmeye ne denli susamış olduğumuzun göstergesiydi.

Dünyanın bu hali insanları giderek “tek başına kalmaya- tek başına eğlenmeye sözün özü tek başına yaşamaya” zorluyor. Oysa ‘bi başına yaratılmış eğlenceye’ eğlence mi derim ben?

Ama yine de pandemiden sonra iyice hassas hale gelen ruhlarımız, birbirimizden uzaklaştıkça yakınlaştı sanki. Ve hep birlikte eğlencenin yeniden tadına varabilmenin heyecanı içindeyiz birçoğumuz.

BİR ARADA OLABİLMENİN ÖNEMİ…
Bilgisayarlarına nerdeyse zincirli yaşayan insanoğlu bu günlerde tekrar bir şeyi fark etti. Bir arada olabilmenin önemini. Belki de bu yüzden neredeyse her konser bir şölen atmosferi oluşturuyor; bilhassa gençler açısından durum bu.

Bununla birlikte bakışımızı dünyadan ülkemize kaydırdığımızda gençlerimizin ne yazık ki en fazla ‘yurt dışına çıkma isteklerini dile getirmeleriyle’ gündeme geldiklerine şahit oluyoruz.

Edis, kendisi olmayı biliyor. Şarkılarında umutsuzluk hiç yok. 

SOKAK RÖPORTAJLARINDAKİ ÜZÜCÜ MESAJLAR…
“Geleceği hayal edemeyen ve içinde bulunduğu şimdiden memnun olmayan” gençlerimiz, ayrıca üniversite eğitimi sürecinde barınma ve yiyecek içecek sorunları ile de karşı karşıya kalıyor. Bir de ‘eğlenmeyi unuttuk valla’ diye hayıflanıyorlar. Bakın sokak röportajlarına…

ÖNÜMDE YANAN PROJEKTÖR: EDİS…
Bense vizyoner bir gençlik için ”arıyorum” diyorum ve ısrarla bulmaya çalışıyorum. Ve bir anda önümde bir projektör yanmaya başlıyor. Genç bir pop müziği sanatçısı şarkısında benim gibi ”Arıyorum” diyor. Şarkısını dinliyor, klibini izliyor ve bu çok başarılı sanatçının; yani Edis’in çıkışından bugüne değin oluşturduğu kompozisyona bir bütün olarak bakmak istiyorum. 30’lu yaşların başındaki Edis, gençleri peşi sıra sürüklüyor.

DÜŞ TARLASI OLDUKÇA ZENGİN…
Binlerce genç onu keyifle takip ederken ben ”Edis neyi başarıyor?” sorusunun peşine düşüyorum. Önce röportajlarına dikkat kesiliyorum. “Müzikten kazandığımı müziğe yatırıyorum.” demesi hayli dikkatimi çekiyor. İşine yatırım yapan genç bir insanla karşılaşıyorum evvela. Müzikte yurt içi olduğu kadar yurt dışını da takip ediyor. Örneğin Fransızca şarkılar söylüyor. Genç sanatçı, vizyonunu ortaya koyarken kendini sınırlamıyor. Düş tarlası oldukça zengin.

KENDİSİ OLMAYI BİLİYOR
Yine bazı şarkılarda kendi duygularını ve hikayelerini anlatıyor. Anlaşılan onlara değer veriyor ve seviyor kendisini. Ne güzel. Kendisi olmayı biliyor. Umutsuzluk hiç yok Edis’in çalışmalarında.

Hedef koymayı bilen bir sanatçı Edis. Zamanı “geçmişten geleceğe taşıyarak” yaptığının ve yapabileceklerinin farkında.

YAPTIĞININ VE YAPACAKLARININ FARKINDA
Çağı yakalamak söz konusu olduğunda; teknolojinin ve internetin sunduğu olanakları son derece iyi yediriyor şarkılarına. Üniversitede sinema bölümünü bitirmiş olması ona elbette yaptığı her iş için elverişli bir zemin oluşturuyor. Zamanı “geçmişten geleceğe taşıyarak” yaptığının ve yapabileceklerinin farkında. Hedef koymayı bilen bir genç Edis.

DÜNYAYLA YARIŞAN ŞARKI VE KLİPLER
Geçmişte yurt dışında yaşamış olması ve sürekli işleri için dünyanın çeşitli köşelerinde koşturup durması sanatçıya yeni ufuklar açıyor. Ülkeler arası kültür alışverişinin iyi bir örneğini de sunuyor bize. Dolayısıyla şarkıları ve klipleri dünyadaki birçok iyi sanatçı ile yarışabilecek nitelikte. Özellikle ‘Martılar’, ‘Yalancı’ ve ‘Arıyorum’ klipleri çok güzel. ‘Güzelliğine’ adlı şarkısı ve klibi de.

SON DERECE İYİ ÖRÜLEN BİR KARİYER
Müzikteki yaratımları kadar fiziği ile de gençliğin sevgilisi Edis. Şarkılarında nasıl kalpten kitlesine seslendiğini, fiziğiyle de dışa vurarak son derece iyi sergileyen bir yorumcu. Zaten ilk çıkışından itibaren bir AVM’de konser verse bile şarkılarını stadyum şarkıcıları kadar iyi yorumluyordu. İçi içine sığmayan, arkasında dansçıları hiç eksik olmayan yorumcuğuyla gençlerin gönlünü çalıverdi. Ama öyle birdenbire olmadı hiçbir şey. Gençlere örnek olması gereken kariyerini -çok çeşitli açılardan yaptığı işe bakarak- son derece iyi ördü.

Edis’i dinlemeye başladığımdan beri bünyesinde barındırdığı içten içe özgürlük ruhu beni çok etkilemekte.

O ARTIK TAM BİR STAR
Önceleri biraz kiloluydu ama şimdilerde fit görünümü ve dansta iyiden iyiye göz dolduran yorumlarıyla Edis artık tam bir star. Değişimi, gelişimi ve okudukları kitaplardan ziyade insanların fit görüntüsünü paylaştığı sosyal mecralara da böylece ‘öyleyse böyle işte’ demiş oldu.

GÜLÜMSEDİĞİNİZDE EVREN DE SİZE GÜLÜMSER
Konu ile ilgisiz belki ama ‘Siz gülümsediğinizde evren de size gülümser.” diye bir cümle vardı.Yoksa bile ben burada söylemiş olayım ve şu soruyu sorayım: ”Edis başarısını hayranları tarafından çok beğenilen gülümsemesine mi borçlu?’ Elbette sadece bu değil. ‘Eğlenirken disiplinle çalışmak’; belki de onun en önemli sırrı bu.

ATATÜRK’ÜN YOLUNDAN GİDEN BİR SANATÇI
Edis’in tüm bu yeteneklerinin yanı sıra Atatürk’ün izinde gitmiş olması öyle sevindirici ki. ”Kimseye Etmem Şikayet” adlı şarkıyı söylerken öyle başarılı ki. Bu eseri çok seven Ata’mızın ruhunu iyiden iyiye içselleştirmiş bir sanatçı. Gurur verici gerçekten de. Ülkemizin gençliğine ve Ata’mıza armağan ettiği bu yorum ne muhteşem!

İÇTEN İÇE ÖZGÜRLÜK RUHUNA SAHİP
Edis’i dinlemeye başladığımdan beri bünyesinde barındırdığı içten içe özgürlük ruhu beni çok etkilemekte. Son çıkardığı ‘Martılar’ ve ‘Arıyorum’ adlı şarkıları aşk kadar içimde özgürlüğe dair hisler uyandırıyor. Denize bakmak uzun uzun; gökyüzündeki yıldızlarla hemhal olmak istiyor ve arıyorum: Aradıkça buluştuğum duygu hep özgürlük.

Edis (Görgülü), 28 Kasım 1990 tarihinde İngiltere’nin başşehri Londra’da dünyaya geldi. Anne ve babasının onu Türkiye’de yetiştirmenin daha isabetli olduğu yönünde bir karar verdi. Görgülü Ailesi, Edis 1,5 yaşındayken İzmir’e yerleşti. 

HEPİMİZE UMUT VAAT EDİYOR
Kısaca anlatmak istediğim daha çok eğlencesini yitiren gençlerimizin arayışı sonucunda bulduğu güzel şeylerden biri olan Edis; hepimize umut vaat ediyor. Edis ve ekibi; “sorunlar içinde kaybolan değil; arayan, sorgulayan ve ortaya koyduğu işlerle hem kendini hem eğlencesini bulan” bir gençlik prototipi için çok iyi bir örnek ve gençleri böyle olmaya çağıran güçlü bir ses.

(Soldan sağa) Sevil Görgülü (annesi), Edis ve Ayhan Görgülü (babası)

GÖKYÜZÜNE BİR MEKTUP GİBİ…
Hiç tanışmadığım Edis’e hitaben ‘gökyüzüne bir mektup’ niteliğindeki bu satırları kaleme alırken esas hissettiğim ve canı gönülden dilediğim, gençlerimizin mutluluğu. Martıların izinde ve arayıp bulabilmenin sevinciyle…

[email protected]

Bizi Paylaşın
Continue Reading
Yorum yapmak için tıklayın

Leave a Reply

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir