ÇARPINTIYA YOL AÇAN “RİTM BOZUKLUĞU” ZAMANINDA TESPİT EDİLMELİ…

Toplumda en sık görülen kalp rahatsızlıklarının başında ritim bozuklukları geliyor. Yeditepe Üniversitesi Kozyatağı Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Tolga Aksu, her yaşta karşılaşılan bu sorunun basit bir nedenden kaynaklanabileceği gibi daha ciddi bir probleme işaret edebileceğini de vurguladı. 

Genellikle basit sebeplerle ortaya çıkan ritim bozukluğunun, hayati risk taşıyanlarla benzer belirtiler gösterdiğini kaydeden Yeditepe Üniversitesi Kozyatağı Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Tolga Aksu, çarpıntıya yol açan durumların zamanında tespit edilmesi gerektiğini belirtti.

Doç. Dr. Tolga Aksu-Yeditepe Üniversitesi Kozyatağı Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı

“NEDENSİZ ÇARPINTI, RİTM BOZUKLUĞU BELİRTİSİ OLABİLİR”
Ritim bozukluğu ile çarpıntının ayırt edilmesinin önemine değinen Aksu, şu ifadelerle uyardı: “Çarpıntı hissinin hepsi ritim bozukluğundan kaynaklanmaz. Günlük yaşamda karşılaşılan birçok durum kalp hızının artmasına neden olabilir. Örneğin aşık olmak bile kalp hızı yükselten bir çarpıntı örneğidir. Sonuçta bunlar vücudun vermesi gereken fizyolojik bir yanıttır. Ritim bozukluğu değildir. Ancak ortada hiçbir sebep yokken ortaya çıkan çarpıntı, ritim bozukluğu belirtisi olabilir.”

“YAŞLILARDAKİ RİTM BOZUKLUĞU TEHLİKELİ”
Ritim bozukluğunun her yaşta görülebildiğini kaydeden Aksu, rahatsızlığın sebeplerine ilişkin şunları anlattı: “Genelde gençlerde görülen ritim bozukluğu çoğunlukla kalp kulakçıklarından kaynaklanmaktadır. Bu durumda çarpıntılar iyi seyirlidir ve hastanın yaşam kalitesi bozulmakla birlikte hayati risk taşımaz. Ancak, ileri yaşlarda ortaya çıkan ritim bozuklukları ise kalp karıncıklarından kaynaklanır ve bunlar çok önemlidir. Tehlikeli diyebileceğimiz bu durum hasta açısından hayati risk oluşturabilir.”

“Atriyal fibrilasyon, 80 yaşın üzerindekilerde yüzde 20’den fazla, gençlerde ise yüzde 5 ila 10 arasında görülüyor.”

“EN SIK ATRİYAL FİBRİLASYON GÖRÜLÜYOR”
Aksu, atriyal fibrilasyonun en sık görülen kalıcı ritim bozukluğu olduğunun altını çizdi: “80 yaşın üzerindekilerde yüzde 20’den fazla, gençlerde ise yüzde 5 ila 10 arasında görülen atriyal fibrilasyon felcin en önemli sebebidir. Atriyal fibrilasyona bağlı felçler, boyundaki plaklardan atan pıhtılara bağlı felçlerden daha kalıcı problemlere yol açabilir. Dolayısıyla hastada atriyal fibrilasyon görüldüğünde çarpıntıya değil felç olasılığının ortadan kaldırılmasına odaklanılır. Hastanın risk profiline ve eşlik eden hastalıklarına göre kan sulandırıcı tedaviye başlanır. Felç riski ortadan kaldırıldıktan sonra nefes darlığı, göğüs ağrısı gibi ek şikâyetleri de dikkate alarak çarpıntısı tedavi edilir.”

“GENÇLERE KATETER ABLASYON YÖNTEMİ UYGULUYORUZ”
Gençlerde görülen ve hayati risk taşımayan ritim bozukluğunun Kateter Ablasyon’la tedavi edildiği söyleyen Aksu, yönteme dair şu detayları dile getirdi: “Radyo dalgaları veriliyor Bu yöntem ilaçlarla denetim altına alınamayan ritim bozukluklarında ya da hastaların yaşam boyu ilaç almayı istememeleri halinde uygulanır. İşlem temelde lokal anesteziyle iğne giriş yerleri uyuşturularak, bazı durumlarda da genel anestezi altında yapılır. Her hangi bir kesi olmadığı için günlük yaşama en fazla 2 gün gibi kısa bir süre içinde dönebilirler.”

“Ritm bozukluğu, yaşlılarda kalp yetmezliği gibi hastalıklarla birlikte görülebildiği için tedavi yaklaşımı değişebiliyor”

“İLERİ YAŞLARDA TEDAVİ YAKLAŞIMI DEĞİŞİYOR”
Aksu, ileri yaşlarda görülen kalp karıncığı kaynaklı bozuklukların tedavisi hakkında da şu bilgileri aktardı:  “Kalp yetmezliği gibi farklı kalp hastalıklarıyla birlikte görülebildiği için tedavi yaklaşımı değişebiliyor. Bu durumda ablasyon ya da ilaç ya da ikisinin kombinasyonundan oluşan bir tedavi uyguluyoruz.”

“ALKOL TÜKETİMİ TEDAVİYİ OLUMSUZ ETKİLİYOR”
Aksu, “obezite, spor yapmamak, kolesterole dikkat etmemek, sigara içmek ve alkol tüketmenin” kalıcı ritim bozukluğunu tetiklediğini ve özellikle alkol tüketiminin tedavideki başarı oranını olumsuz etkilediğini vurguladı.