Connect with us

Finans & Ekonomi

MODERN TARİHİN EN AĞIR KÜRESEL ENERJİ VE GIDA KRİZİ…

-Türkiye OECD Daimi Temsilcisi Büyükelçi Prof. Dr. Kerem Alkin, Türkiye İMSAD’ın 54’üncü Gündem Buluşmaları toplantısında “Tüm uluslararası kuruluşların çatısı altında süregelen küresel enerji ve gıda arz krizine yönelik değerlendirme ve toplantılar, modern tarihin en ağır küresel enerji ve gıda krizi ile karşı karşıya olduğumuzu teyit eden tespitlere sahne olmakta.” dedi.

-Türkiye İMSAD Ekonomi Danışmanı Dr. Can Fuat Gürlesel ise küresel ekonomiyi derinden etkileyen ‘iklim değişikliği ve yeşil dönüşüm’, ‘salgın ve yeni normal’, ‘40 yılın en yüksek enflasyonu’, ‘Avrupa’daki savaş ve jeopolitik kırılma’, ‘enerji ve gıda krizine bağlı olarak yaşam maliyeti krizi’ ve ‘20 yıl sonra parasal sıkılaşma ve resesyon endişesi’ başlıklarının eş zamanlı yönetilmesi gerektiğinin altını çizdi.

-Türkiye İMSAD Başkan Vekili Ferdi Erdoğan ise şunları söyledi: “İnşaat malzemeleri ihracatında bu yıl 35 milyar dolara ulaşma beklentimiz, son aylarda yaşanan düşüşle, 34,9 milyar dolar seviyesine kadar çıkmışken yön değiştirdi, yıllık bazda 34,3 milyar seviyelerine geriledi. Ortalama birim fiyatlarda artış var ancak hem üretimde hem de ihracatta miktar bazında düşüşler var.”

 

Türkiye OECD Daimi Temsilcisi Büyükelçi Prof. Dr. Kerem Alkin ile Türkiye İMSAD Ekonomi Danışmanı Dr. Can Fuat Gürlesel, Türkiye İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği (Türkiye İMSAD) tarafından organize edilen ‘Gündem Buluşmaları’ adlı etkinliğin 54’üncünde, 2022 yılını değerlendirdi ve 2023 yılına ilişkin beklentilerini dile getirdi. Online gerçekleşen toplantıyı Türkiye İMSAD Başkan Vekili Ferdi Erdoğan moderate etti.

“GIDA ARZ GÜVENLİĞİ ÖNE ÇIKTI”
Gerçekleşme ihtimali diğerlerine nazaran daha düşük ve aniden ortaya çıkan risklerin ekonomi çevrelerince “siyah kuğu” diye isimlendirildiğini belirten ve dünyanın kısa bir süre önce Covid-19 pandemisi ve Rusya-Ukrayna Savaşı’ndan kaynaklanan bu kategorideki risklerle karşı karşıya kaldığını hatırlatan Prof. Dr. Kerem Alkin, “bugünlerde OECD ve uluslararası çevrelerde gıda arz güvenliğinin öne çıktığını” ve “tarım ve gıdada üretim maliyetlerinin geleceği yönündeki tartışmaların 2023 yılının en önemli konularından biri olacağını” ifade etti.

Prof. Dr. Kerem Alkin

“ULUSLARARASI TOPLANTILARIN ANA GÜNDEM MADDELERİ”
“Tüm uluslararası kuruluşların çatısı altında süregelen küresel enerji ve gıda arz krizine yönelik değerlendirme ve toplantılar, modern tarihin en ağır küresel enerji ve gıda krizi ile karşı karşıya olduğumuzu teyit eden tespitlere sahne olmakta.” diyen Alkin, ardından şunları söyledi: “İki küresel krizin birbiriyle bağlantısı üç temel başlığın bir araya geldiği bu ‘kriz üçgeni’ ile 3C olarak tanımlanıyor: İklim değişikliği (Climate), Covid-19 Küresel Virüs Salgını (Covid), Rusya-Ukrayna Savaşı (Conflict). Karadeniz Tahıl Koridoru İnisiyatifi’nin gıda krizine olumlu etkileri oldu. Türkiye olarak katıldığımız toplantılarda bu oluşum için tebrik alıyoruz.

“ENERJİ VERİMLİLİĞİ İÇİN YALITIM SEFERBERLİĞİ BAŞLATILMALI”
Enerji verimliliğini artırmak için yalıtım seferberliğinin başlatılması, ısı pompaları gibi enerji verimliliğini artıracak ürünlere önem verilmesi, ısınmanın tamamen elektrik enerjisi ile olması ve yenilenebilir enerji yatırımlarının hızlandırılması gibi çözümlere odaklanılıyor. Bu adımlar için Türk inşaat malzemesi sanayisinin ürettiği malzemelere ihtiyaç olacak, burada önemli bir potansiyel bulunuyor.”

KÜRESEL EKONOMİDE EŞ ZAMANLI YÖNETİLMESİ GEREKEN BAŞLIKLAR
Türkiye İMSAD Ekonomi Danışmanı Dr. Can Fuat Gürlesel ise küresel ekonomiyi derinden etkileyen ‘iklim değişikliği ve yeşil dönüşüm’, ‘salgın ve yeni normal’, ‘40 yılın en yüksek enflasyonu’, ‘Avrupa’daki savaş ve jeopolitik kırılma’, ‘enerji ve gıda krizine bağlı olarak yaşam maliyeti krizi’ ve ‘20 yıl sonra parasal sıkılaşma ve resesyon endişesi’ başlıklarının eş zamanlı yönetilmesi gerektiğinin altını çizdi.

Dr. Can Fuat Gürlesel

“2024’TE DE FAİZ İNDİRİMLERİ BAŞLAYABİLİR”
2023’te dünya ekonomisi gündemini “yüksek enflasyonla mücadelenin, sıkı para politikalarının, resesyon/durgunluk/yavaşlama beklentilerinin, enerji ve gıda krizi olasılıklarının” oluşturacağını ve “enflasyonda kalıcı düşüş sağlanıncaya kadar merkez bankalarının faiz artırmaya devam edeceklerini” belirten Gürlesel, “Merkez bankalarının 2023’te de enflasyonla mücadelede daha katı olmaya devam edeceklerini görüyoruz. 2. çeyrekte enflasyonda kalıcı düşüş sağlanırsa yılın geri kalan ikinci yarısı daha iyi geçecektir. 2024’te de faiz indirimleri başlayabilir. Enerji ve gıda tarafları belirli düzeyde yönetiliyor, burada fiyat şokları yaşanmazsa mart ayından sonra kalıcı düşüşün başlayacağı beklentisi var. Yılın ilk çeyreği oldukça sıkıntılı geçecek. Faiz artışları sürecek ve sıkılaştırma zirveye çıkacak. Nisandan itibaren rahatlama başlayacaktır.” diye konuştu.

“RİSK PRİMİNİ DÜŞÜRMEK İÇİN BİR PROGRAM GEREKİYOR”
Gürlesel, şu öngörüleri paylaştı: “Türkiye’de seçim ekonomisinin etkilerinin görüldüğünü belirten Dr. Can Fuat Gürlesel, “Asgari ücretin 8 bin 500 TL olmasını, diğer ücretlerde de yüzde 35-50 oranlarında artış bekliyoruz. Ücret artışlarının tetikleyeceği fiyat artışları ve yeni yüksek maliyetlerle birlikte yüksek enflasyonla seçime gireceğiz. Haziran’da TÜFE yüzde 50-55 civarı bekleniyor. Türkiye’den portföy çıkışı devam ediyor. Öte yandan geleneksel olmayan kanallardan döviz girişi yaşıyoruz. Kur Korumalı Mevduat hesaplarında da çözülme başladığını izliyoruz. Seçim öncesi TL’ye geçiliyor gibi görünüyor. Ekonomi çevrelerinde seçime kadar bir politika değişikliği beklentisi yok. Seçim sonrasında ise işler biraz daha karışacak. Geleneksel olmayan finansmandan sağlıklı finansmana dönmek, risk primini düşürmek için bir program gerekiyor. 50-60 milyar dolarlık sağlıklı bir finansman olmadan Türkiye’nin risk priminin düşmesi beklenmiyor. Dolarda da ekonomi yönetiminin kontrol senaryosunda Haziran 2023’te 19 TL, kontrol senaryosuna rağmen başka etkenlerle Haziran 2023’te 20 TL, kriz senaryosunda ise ilk çeyrekte 25 TL olarak 3 tahmin bulunuyor.”

Türkiye İMSAD Başkan Vekili Ferdi Erdoğan da toplantının açılışında, 2021’de hedeflerin aşıldığı bir yıl geçirilmesine rağmen, beklenmeyen Rusya-Ukrayna Savaşı yüzünden 2022’nin ikinci yarısında hedeflerin tutturulmasında zorlanıldığını kaydetti.

Ferdi Erdoğan-Türkiye İMSAD Başkan Vekili

“ÜRETİM VE İHRACAT MİKTAR BAZINDA DÜŞTÜ”
Türkiye’de şu anda seçim gündeminin öne çıkmasıyla ekonominin ikinci plana gerilediğine dikkat çeken Erdoğan, sektörleriyle ilgili mevcut tabloyu şöyle özetledi: “Rusya-Ukrayna Savaşı küresel ekonomide pek çok dengeyi değiştirdi. Küreselleşmeden bölgeselleşmeye geçiş etkisiyle küresel enflasyonla karşı karşıya kaldık. Türkiye’de de yüksek enflasyonla karşı karşıya kaldık. Türkiye, Avrupa Bölgesi’nde en yüksek enflasyonda ilk sırada, Asya Bölgesi’nde en yüksek enflasyonda 3. sırada, dünyada ise ilk 10’da bulunuyor. İnşaat malzemeleri ihracatında bu yıl 35 milyar dolara ulaşma beklentimiz, son aylarda yaşanan düşüşle, 34,9 milyar dolar seviyesine kadar çıkmışken yön değiştirdi, yıllık bazda 34,3 milyar seviyelerine geriledi. Ortalama birim fiyatlarda artış var ancak hem üretimde hem de ihracatta miktar bazında düşüşler var.”

 

Türkiye İMSAD 54. Gündem Buluşmaları’nın linki:
https://youtu.be/UGw_RtBd7mk

Bizi Paylaşın
Continue Reading
Yorum yapmak için tıklayın

Leave a Reply

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir