Connect with us

Finans & Ekonomi

“YAŞAM KAYNAĞIMIZ SUYA DAHA ÇOK SAHİP ÇIKMALIYIZ”

Türkiye’nin “kişi başına düşen yıllık ortalama 1346 metreküp su miktarıyla” temiz su sıkıntısı çeken ülkeler arasında yer aldığına işaret eden Türkiye İMSAD Yönetim Kurulu Başkanı Tayfun Küçükoğlu, şu ifadelerle uyardı: “Bugün ‘bu yıl da barajlarımız doldu’ diye seviniyoruz ancak büyük tehlikenin ne yazık ki farkında değiliz. 2050 yılına kadar dünyada her dört insandan en az birinin su sıkıntısından etkileneceği tahmin ediliyor. Yaşam kaynağımız suya daha çok sahip çıkmalıyız. Yaşamın sürdürülebilirliği için su kaynaklarımızı verimli kullanma sorumluluğunu yaygınlaştırmamız lazım.”

 

Tayfun Küçükoğlu- Türkiye İMSAD Yönetim Kurulu Başkanı

Türkiye İMSAD (Türkiye İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği) Yönetim Kurulu Başkanı Tayfun Küçükoğlu, “Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları (SKA) çerçevesinde, 2030 yılına kadar herkesin güvenli ve erişilebilir içme suyuna kavuşmasını sağlamak için altyapıya yatırım yapmak, sıhhi tesisleri inşa etmek ve her düzeyde hijyeni teşvik etmek zorundayız.” dedi.

“BARAJLARIMIZ DOLDU DİYE SEVİNİYORUZ ANCAK…”
22 Mart Dünya Su Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, UNESCO (Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü/ United Nations Educational, Scientific and Cultural Organization) verileriyle “dünyada yaklaşık 2,2 milyar insanın güvenli suya erişemediğini, 1 milyarı aşkın insanın hayatının su kıtlığı sebebiyle ciddi tehlike altında olduğunu, kişi başı yıllık kullanılabilir tatlı su miktarının geçen 20 yılda yüzde 20’den fazla azaldığını, dünya nüfusunun yüzde 40’tan fazlasının su kıtlığından etkilendiğini ve iklim değişikliği sebebiyle bu oranın daha da yükseleceğinin tahmin edildiğini” belirten Küçükoğlu, “bir an önce etkili adımlar atılması gerektiğini” vurguladı: “Ülkemiz, kişi başına düşen yıllık ortalama 1346 metreküp su miktarıyla temiz su sıkıntısı çeken ülkeler arasında yer alıyor. Bugün “bu yıl da barajlarımız doldu” diye seviniyoruz ancak büyük tehlikenin ne yazık ki farkında değiliz. 2050 yılına kadar dünyada her dört insandan en az birinin su sıkıntısından etkileneceği tahmin ediliyor. Yaşam kaynağımız suya daha çok sahip çıkmalıyız. Yaşamın sürdürülebilirliği için su kaynaklarımızı verimli kullanma sorumluluğunu yaygınlaştırmamız lazım.”

“HİÇBİR SU ATIK DEĞİLDİR, TÜM SULARI GERİ KAZANABİLİRİZ”
“Günümüzde yapı sektörü, su kaynaklarının yüzde 16’sını kullanıyor. Şehirlerdeki hava kirliliğinin yüzde 23’ü, sera gazı üretiminin yüzde 50’si, su kirliliğinin yüzde 40’ı ve katı atığın yüzde 40’ı binaların sebep olduğu çevre sorunları olarak karşımızda duruyor.” bilgisini aktaran Küçükoğlu, ardından şunları dile getirdi: “Sektör olarak nasıl iyileştirmeler yapabiliriz konusuna çok çalışıyoruz ve bu konuyu önemsiyoruz. Sanayi ve konutlardaki su tüketimini, akıllı fabrika, akıllı bina, akıllı şehir uygulamaları ile kontrol altına alabiliriz. Hiçbir su, atık değildir; tüm suları geri kazanabiliriz. Ar-Ge çalışmaları desteklenerek, suların yeniden kullanımı hedeflenebilir. Su tüketimi, atık su yönetimi, gri su kullanımı, yağmur suyu kullanımı dahil birçok alanda bilinçli ve verimli kaynak yönetimine ihtiyaç var. Yağmur sularının sarnıçlar vasıtasıyla toplanıp basit bir arıtma işlemi sonrası değerlendirilmesi de çok önemli bir kazanç. Bu ve benzeri uygulamaların giderek artan kuraklık sorununun azalmasına katkısı yadsınamaz. 21 Ocak 2021 tarihinde yürürlüğe giren ve 2 bin metrekareden büyük parsellerde yapılacak binalarda yağmur suyu toplama sistemi zorunluluğu getiren yönetmeliği önemli bir adım olarak görüyoruz. Hem tasarruf hem de taşkınların önüne geçen bu sistem iklim değişikliği sonrası oluşan ani yağmurlara karşı şehirleri koruyan önemli bir uygulama. Benzer uygulamaları geliştirmeliyiz.”

UNESCO (Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü/ United Nations Educational, Scientific and Cultural Organization) verileriyle “dünyada yaklaşık 2,2 milyar insan güvenli suya erişemiyor, 1 milyarı aşkın insanın hayatı su kıtlığı sebebiyle ciddi tehlike altında, kişi başı yıllık kullanılabilir tatlı su miktarı geçen 20 yılda yüzde 20’den fazla azaldıı, dünya nüfusunun yüzde 40’tan fazlası su kıtlığından etkileniyor, iklim değişikliği bu hızla seyrederse oran daha da yükselecek.”

Bizi Paylaşın
Continue Reading
Yorum yapmak için tıklayın

Leave a Reply

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir