SİVİL TOPLUM KURULUŞLARI “YABAN HAYATI KORUMAYA” DAVET EDİYOR

3 Mart Dünya Yaban Hayatı Günü’nde 234 sivil toplum kuruluşu, yaban hayatının korunması için iki sene önce başlattıkları mücadelenin olumlu sonuçlarını almaya başladıklarını açıkladı.

Türkiye’nin birçok yerinde av turizmi adı altında canlı türlerinin vurulması için açılan ihalelerin durdurulması amacıyla harekete geçen sivil toplum kuruluşları, Dünya Yaban Hayatı Günü’nde doğa ve hayvanseverleri change.org/vurmabeni adresi üzerindeki kampanyaya davet etti.

Cengiz Kayacılar objektifinden-Dağ keçisi

AV İHALELERİ MAHKEME KARARIYLA DURDU
Türkiye’nin pek çok farklı bölgesinde yaşayan kızıl geyik, dağ keçisi, ceylan gibi yaban hayvanlarının avlanması için açılan av ihaleleri, doğaseverlerin ve ilgili kurumların açtığı davalar sonucunda durduruldu. 234 sivil toplum kuruluşu, özellikle son iki yıldır avcılığın yasaklanmasına yönelik kampanyaların kamuoyunda yankı uyandırdığını ifade etti.

SALGIN DÖNEMİNDE AVCILIK RİSKLİ!
Sivil toplum kuruluşları, Covid-19 salgınında avcılık faaliyetlerinin devam etmesinin riskli olduğunu belirtti. Covid-19 virüsünün “zoonoz” yani hayvanlardan insanlara bulaşabilen bir virüs olduğunu dikkat çeken kurumlar, son 16 yıl içerisinde 500 binin üzerinde kişinin avcılık sertifikası aldığını hatırlatarak, özellikle salgın döneminde yaban hayvanlarının avının kesinlikle durdurulması gerektiğinin altını çizdi.

Yusuf Yılmaz objektifinden-Elmabaş patka

TEHLİKE ALTINDAKİ YABAN HAYVANLARININ VURULMASINA İZİN VERİLİYOR
Türkiye’de bir av sezonu boyunca “hangi türlerin kaç birey vurulabileceğini” belirleyen Merkez Av Komisyonu’nun avına izin verdiği türler arasında, tehlike altındaki yaban hayvanları da bulunuyor. Dünya Doğa ve Doğal Kaynakları Koruma Birliği’nin (IUCN) hazırladığı kırmızı listede dünya ölçeğinde tehlike altında olan “üveyik” ve “elmabaş patka” kuş türleri de avına izin verilen yaban hayvanları arasında yer alıyor. IUCN’nin “hassas” kategorisindeki türlerden üveyik nüfusunun son 40 senede yüzde 78, elmabaş patka nüfusunun ise son 20 yılda yüzde 50 azaldığı kaydedildi.

DOĞANIN KORUNMASI İÇİN YABAN HAYAT DA KORUNMALI
“Av turizmi” kapsamında avına izin verilen Anadolu yaban koyunu, ceylan, çengel boynuzlu dağ keçisi, karaca, yaban keçisi, kızıl geyik gibi memeli türleri, yaban hayatının önemli canlıları da avlanıyor. Geçtiğimiz yıl, bu türlerden oluşan 798 canlının yaşam hakkının, para karşılığında ihaleye açıldığına ve bu ihalelerin büyük bir kısmının yaşam savunucularının açtığı davalar sonucunda durdurulduğuna dikkat çeken sivil toplum kuruluşları, yaban hayatının korunmasının doğanın korunması için şart olduğunu vurguladı.

Tansu Gürpınar-Türkiye’nin ilk yaban hayatı uzmanlarından

“HİÇBİR HAYVANIN YAŞAM HAKKI PARAYLA SATILMAMALI”
Yaban hayvanların sağlıklı bir çevre için önemine değinen Türkiye’nin ilk yaban hayatı uzmanlarından Tansu Gürpınar, doğaseverlere şöyle seslendi: “Hiçbir yaban hayvanının yaşama hakkı ihale yoluyla para karşılığında satılmamalı. Bütün doğaseverlere düşen görev, doğal döngülerin sağlıklı bir şekilde devam etmesine önemli katkı sağlayan yaban hayvanlarının korunmalarına ve karşılaştıkları sorunların giderilmesine çalışmak olmalı. Bugüne kadar yürütülen doğa koruma çalışmalarıyla toplumda değerli bir farkındalık sağlanmıştır. Artık biliyoruz ki yaban hayvanları sağlıklı bir çevrenin sigortasıdır. Bu nedenle onları gözümüz gibi korumalı, yaşama şartlarını iyileştirmek için elimizden gelen gayreti göstermeliyiz.”