TÜRKİYE’NİN “HAFIZA ODASI” DİYARBAKIR KEÇİ BURCU’NDA…

Ahmet Güneştekin’in “sanatsal hatırla(t)ma biçimlerini araştırdığı ve başka türlü sesi hiç duyulmadan kalacak, tamamen unutulacak olanların silinmiş seslerini duyulur kılma yollarını gösterdiği” “Hafıza Odası” adlı sergisi Diyarbakır Keçi Burcu’nda açıldı. Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası’nın (DTSO) ev sahipliğindeki açılış özel davetinde iş, sanat ve cemiyet dünyasından tanınmış isimler bir araya geldi.

Altı yıldır kapalı olan ve “kültür ve sanat merkezi yapılma amaçlı” restore çalışmalarında sona yaklaşılan Diyarbakır’ın Sur ilçesindeki 7 bin yıllık tarihe sahip Keçi Burcu, Ahmet Güneştekin’in Hafıza Odası isimli sergisiyle sanatseverlere merhaba dedi. Pilevneli Galeri’nin organize ettiği sergi 31 Aralık 2021 tarihine kadar gezilebilecek.

Hafıza Odası Sergisi’nin Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası’nın (DTSO) ev sahipliğindeki açılış özel davetinde iş, sanat ve cemiyet dünyasından tanınmış isimler bir araya geldi.

EKREM İMAMOĞLU DA AÇILIŞTAYDI…
Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası ev sahipliğindeki açılış özel davetine İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun yanı sıra iş, sanat ve medya camiasından Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Mehmet Kaya, Pilevneli Galery Kurucusu Murat Pilevneli, Leyla Alaton, Gülden ve Yılmaz Yılmaz, Başak Sayan, Zeynep Demirel, Emin Hitay, Evin ve Selçuk Tümay, Feryal Gülman, Sedef Orman, Ayşe Boyner, Emek Külür, İnci Aksoy, Fulya Nayman, Erol Özmandıracı veNaz Elmas katıldı.

Ahmet Güneştekin-Sanatçı

GÜNEŞTEKİN: “BU SERGİNİN BENİM İÇİN ÇOK ÖZEL BİR ANLAMI VAR”
“Nesne yerleştirmelerinden ve videolardan oluşan” sergisinin organizesinde ve gerçekleşmesinde katkı sunanlara teşekkür eden Ahmet Güneştekin, şunları söyledi: “Takdir edersiniz ki her sergimin bende yeri ayrı. Ama bu sergim benim için başka, çok özel bir anlamı var. Çocukluğumda resim yapmayı çok severdim. Herkesten önce de ailemin görmesini isterdim. Onlar onaylıyorsa başkalarına gösterirdim. Şu anda çocukluğumdaki gibi, sanatımı herkesten önce aileme gösterdiğimi hissediyorum.”

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, serginin açılış özel davetinde, İstanbul ile Diyarbakır arasında sıkı bir kültür-sanat köprüsü oluşturacaklarını söyledi.

İMAMOĞLU: “İSTANBUL İLE DİYARBAKIR ARASINDA KÜLTÜR-SANAT KÖPRÜSÜ KURACAĞIZ”
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu da açılıştaki konuşmasında “İstanbul ile Diyarbakır arasında sıkı bir kültür-sanat köprüsü kuracaklarını” kaydetti: “Bu köprüyle, İstanbul’da var olan, yapılan hangi etkinlik varsa uygun olanlarını Diyarbakır’la pekiştirmek ve burda da hem Diyarbakırlı dostlarımızla buluşturmak, hem de İstanbul’da izleyemeyen insanlarımızın Diyarbakır’a gelmelerine vesile olabilecek birçok sanat etkinliğini müşterek yapmak istiyoruz.”

GEÇMİŞİN PARÇALARA AYRILMIŞ HATIRALARIYLA DAYANIŞMA…
Hafıza Odası Sergisi, Güneştekin’in “nesnelere biçim verişini gösteren çeşitli mecralardan çalışmalarını” bir araya getiriyor. Sanatsal hatırla(t)ma biçimlerini araştırıyor ve “başka türlü sesi hiç duyulmadan kalacak, tamamen unutulacak olanların silinmiş seslerini duyulur kılma yollarını” gösteriyor. Sergideki eserler “epistemik direniş tarzlarına işaret ederek” resmî söyleme meydan okuyan karşı hafızalara yer açıyor ve “geçmişin parçalara ayrılmış hatıralarıyla” dayanışma geliştiriyor. Ayrıca “sessizlikleri ve eşsizlikleri, görülmemişlikleriyle bir yokluğa tanıklık edip bu yokluktan ortaya çıkan tarihi anlatıyor ve yokluğun, noksanlığın, inatçı bekleyişiyle bugünün peşini kovalamasını, hatırlanıp anlatılmadıkça bu hafıza alanına talip olmaktan vazgeçmeyeceğini daima hatırlatma” görevi yapıyor. Sergide öte yandan sanatçının “mitolojiyi ve ikonografik unsurları kullanarak yeni bir anlatı imkanı meydana getirdiği” boyutlu çalışmaları, heykelleri ve kırkyamaları da görücüye çıkıyor.

Sergideki eserler “epistemik direniş tarzlarına işaret ederek” resmî söyleme meydan okuyan karşı hafızalara yer açıyor ve “geçmişin parçalara ayrılmış hatıralarıyla” dayanışma geliştiriyor.

HAFIZA ODASI’NIN ZİHİNLERDE UYANDIRDIĞI SORULAR…
Hafıza Odası, ziyaretçilerin kafasından şu soruların geçmesine sebep oluyor: Tanığı olmayan tarihsel olayların hafızası nerededir? Olaylara tanık olmuş kişiler öldüğünde anıları nereye gider? Fotoğrafı çekilmeyen görüntüler nerede saklıdır? Kamera ile kaydedilmeyen olayların arkalarında bıraktığı izler nelerdir? Peki ya yas imkânı tanınmazsa ne olur? Başka bir ifadeyle, eksiklik bir imge aracılığıyla telafi edilemiyorsa, çünkü eksik olan ölmüş bir kişi değil de ölümün kendisiyse, o zaman ne olur?

Hafıza Odası Sergisi, Güneştekin’in “nesnelere biçim verişini gösteren çeşitli mecralardan çalışmalarını” bir araya getiriyor. Sanatsal hatırla(t)ma biçimlerini araştırıyor ve “başka türlü sesi hiç duyulmadan kalacak, tamamen unutulacak olanların silinmiş seslerini duyulur kılma yollarını” gösteriyor.

Altı yıldır kapalı olan ve “kültür ve sanat merkezi yapılma amaçlı” restore çalışmalarında sona yaklaşılan Diyarbakır’ın Sur ilçesindeki 7 bin yıllık tarihe sahip Keçi Burcu, Ahmet Güneştekin’in Hafıza Odası isimli sergisiyle sanatseverlere merhaba dedi.