ÇANAKKALE ZAFERİ’NİN 106’NCI YIL DÖNÜMÜ…

18 Mart 1915 tarihinde elde edilen Çanakkale Zaferi’nin 106’ncı yıl dönümü de büyük bir coşku içinde kutlanıyor. Ülkenin her bir yanından vatan için cepheye koşup canlarını verenler şehitler bir kez daha saygıyla ve minnetle anılıyor.

“Türkler, Çanakkale’yi zorlayan çağının en ileri tekniğine sahip güçler karşısına adeta bir kale gibi dikilmişlerdir.” Bu sözler, Çanakkale Savaşı sırasında İngiltere’nin Bahriye Bakanı olan ve sonrasında Başbakanlığını yapan Winston Churchill’e ait.

Mustafa Kemal Atatürk, yarbay rütbesiyle katıldığı Çanakkale Savaşı’nda 57’nci Alay’daki askerlerine cephede şöyle seslendi: “Benimle beraber burada muharebe eden bütün askerler kesin olarak bilmelidir ki bize verilen namus görevini eksiksiz yapmak için bir adım geri gitmek yoktur.”

ATATÜRK: “BİR ADIM GERİ GİTMEK YOK”
İfade ettiği “kale gibi dikiliş” gerçeğinin arka planındaki itici güç ise bu savaşta yarbay rütbesiyle çok önemli fonksiyon gören Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün 57’nci Alay’daki askerlerine cephede söylediği şu cümlelerde gizli: “Benimle beraber burada muharebe eden bütün askerler kesin olarak bilmelidir ki bize verilen namus görevini eksiksiz yapmak için bir adım geri gitmek yoktur. Uyku, dinlenme aramanın, bu dinlenmeden yalnız bizim değil, bütün milletimizin sonsuza kadar mahrum kalmasına sebep olacağını hepinize hatırlatırım.”

Winston Churchill, sonrasında Başbakanlığı yaptığı İngiltere’nin Çanakkale Savaşı sırasında Bahriye Bakanı’ydı.

CHURCHILL: “NUSRET; ÇANAKKALE’NİN GEÇİLMESİNİ ÖNLEDİ”
15 Mart 1918’deki Çanakkale Zaferi’nde Nusret Mayın Gemisi’nin rolü büyük. Churchill savaştan 15 yıl sonra (1 Ağustos 1930) bu kritik rolü Fransız dergisine (la Revue de Paris) şöyle anlatıyor:‘’…Nusret gemisinin gizlice dök¬tüğü bu 20 demir kap, harbin devamı ve dünyanın geleceği bakımından, di¬ğer bütün gayretlerden daha mükemmel ve daha kesin sonuçlu hedeflere varmak içindi. Bu engel, İngilizler tarafından başarı ile başlanmış olan Çanakkale harekâtını durduran bir takım psikolojik karışıklıklar doğur¬du. Yalnız başına bu engeldir ki, Çanakkale’nin geçilmesini önledi ve gene bu engeldir ki, Türkiye’yi bir bozgundan kurtardı ve harbi uzattı. Bu yüzden, mağluplar kadar muzaffer Avrupa da sarsıldı. Kemiklerini Fran¬sa, Belçika, Polonya, Galiçya, Balkanlar, Filistin, Suriye ve Kuzey İtalya topraklarının örttüğü 6-7 milyon insan, düşmanlarının kurşun ve gülleleriyle değil, 18 Mart sabahı Çanakkale’nin kuvvetli akıntısı altında, ağır¬lıklarına bağlı bulundukları tel halatları üzerinde gerili duran 20 demir kap yüzünden yok olup gitti.”

Nusret Mayın Gemisi

Nusret Mayın Gemisi’nin döşediği mayınların infilak etmesiyle batan düşman gemileri.

Seyit Onbaşı- Çanakkale Zaferi’nin sembol isimlerinden.

ZAFERİN SİMGELERİNDEN SEYİT ONBAŞI…
Çanakkale Savaşı’nın simge isimlerinden biri de Seyit Onbaşı (Seyit Ali Çabuk). 1889 yılında Balıkesir’in Havran ilçesinin Çamlık Köyü’nde dünyaya gelen Seyit Onbaşı, Kilitbahir’in 28’lik Rumeli Bataryasında topçu eriydi. Sırtına vurduğu, namluya sürdüğü ve ateşlediği top mermisi savaş düşman gemisi Ocean’ı derin sulara gömdü.