Connect with us

Finans & Ekonomi

TÜRK TİYATROSU’NUN YILDIZ’IYDI…

Akciğer rahatsızlığı sebebiyle tedavi gördüğü Amerikan Hastanesi’nde 91 yaşında vefat eden Türk Tiyatrosu’nun duayen isimlerinden Yıldız Kenter, yarın Aşiyan Kabristanlığı’nda toprağa verilecek.

 

 

Türk tiyatrosunun efsane oyuncusu Yıldız Kenter, geçtiğimiz cumartesi günü akciğer rahatsızlığı sebebiyle tedavi görmeye başladığı Amerikan Hastanesi’nde vefat etti. Ünlü kadın tiyatrocunun vefat haberi sanat camiasını ve sevenlerini derinden üzdü.

AŞİYAN KABRİSTANLIĞI’NA DEFNEDİLECEK
91 yaşında son nefesini veren duayen sanatçı için yarın Kenter Tiyatrosu’nda saat 10.00’da tören düzenlenecek. Kenter’in naaşı, Levent Afet Yolal Camii’nde öğle vaktinde kılınacak cenaze namazının ardından Aşiyan Kabristanlığı’na defnedilecek.

11 Ekim 1928 tarihinde İstanbul’da dünyaya gelen Yıldız Kenter, Ankara Devlet Konservatuarı Yüksek Bölümü’nden mezun olduktan sonra 11 yıl Ankara Devlet Tiyatrosu’nda çalıştı. Kazandığı Rockefeller bursuyla American Theatre Winng, Neighbourhood Play House ve Actor’s Studio’da oyunculuk ve oyunculuk öğretiminde yeni teknikler üzerine çalışmalarda bulundu.

Ankara Devlet Konservatuarı’nda hocalık yaptı. 1959’da Devlet Tiyatrosu’ndan ayrıldı. Muhsin Ertuğrul’la geçen bir yıllık çalışma süresinin akabinde kardeşi Müşfik Kenter ve eşi Şükran Güngör’le Kent Oyuncuları Topluluğu’nu kurdu. ABD ve İngiltere’de “Değişen Eğitim Metotları” ve “Oyunculuk Metotları” üzerine çalışmalar yürüttü.

1962’DE YILIN KADINI SEÇİLDİ
1962’de tiyatroya hizmetlerinden dolayı “Yılın Kadını” seçildi. Ön ayak olmasıyla İstanbul’a inşa edilen Kenter Tiyatrosu’nun binası 1968’de tamamlandı. Üç kez Altın Portakal Ödülü’ne layık görülen Kenter; Sovyetler Birliği, ABD, İngiltere, Almanya, Hollanda, Danimarka, Kanada, Yugoslavya ve Kıbrıs’ta İngilizce ve Türkçe oyunlar sahneledi. 100’ün üstünde oyun oynadı, 100’e yakın oyun sergiledi.

1981’de “Devlet Sanatçısı” olan Kenter’e Roma’daki İtalyan Kültür Birliği 1984’te Adalaide Ristori Ödülü’nü takdim etti. Kenter 1989’da, Korsika – Bastia Film Festivali’nde, Hanım filmindeki rolüyle “En İyi Kadın Oyuncu” ödülünü aldı. 1991’de tiyatroya hizmetlerinden ötürü Uluslararası Lions Kulübü’nce “The Melvin Jones”la ödüllendirildi. İki kez Ulvi Uraz “En İyi Kadın Oyuncu”, üç kez de aynı dalda “Avni Dilligil” ödülüne layık görüldü.

Kent Oyuncuları’nın kuruluşunun 45’inci yılında “Ben Anadolu’yu” yeniden seyirciyle buluşturdu. Oyunculuk kadar oyuncu yetiştirmeyi de önemseyen Kenter, Koç Üniversitesi’nde tiyatro dersleri verdi.

“ÇOK ÜZGÜNÜM, KONUŞAMIYORUM”
Kenter’le 58 yıldır tanışık olduklarını söyleyen duayen tiyatro ve sinema oyuncularından Müjdat Gezen, “Mustafa Alabora ile benim hayatımdaki yeri çok farklı. Çünkü gencecik bir kızken bizim okulumuza öğretmen olarak Ankara’dan geldi. Aşağı yukarı 58 yıl oldu. 58 yıldır beraberliğimiz sürdü. Çok üzgünüm konuşamıyorum.” dedi.

“DÜNYA ÇAPINDA BİR OYUNCUYDU”
Ünlü oyuncu Mustafa Alabora ise Kenter için şunları ifade etti: “Müjdat kadar eski bir tanıdığım ama benim bir farkım var. Ben onun tiyatrosunda 4 sene oynadım. Ne denilebilir ki? Sadece şu denilebilir: Her insan yaşamı boyunca keşke topluma bu kadar faydalı olabilse. Nasıl bir oyuncu olduğunu söylemek bizim haddimiz değil, dünya çapında bir oyuncuydu. Birçok ödülü var. Değerli bir hocayı kaybettik, hocaların hocasını kaybettik”

Kenter’le bir film projesinde yolları kesişen sanatçılardan Mahsun Kırmızıgül, “Benim hayatımda apayrı yeri var. Eğer Beyaz Melek varsa, orada yönetmenlik yaptıysam ben ona borçluyum. Benim o filmi çekmem gerektiğini bana Yıldız Hoca söylemişti. Bunu da ilk kez söylüyorum. Setin ilk gününde, sahnenin ilk planı için hazırlıklar yapıldıktan son motor diyeceğim zaman ‘Bir saniye canikom’ dedi.” diye konuştu.

SEVGİ VE SAYGI DOLU MESAJLAR…
Pek çok sanatçı daha sosyal medya üzerinden Kenter’in ölümünden duyduğu üzüntüyü dile getirdi. İşte onlardan bazıları…

Demet Akbağ: “Canım hocam, ustam, türk tiyatrosuna ve bizlere verdiğin emek için binlerce teşekkür. Adın gibi yıldızlar içinde uyu. Sonsuz saygı, sevgiyle…”

Haldun Dormen: “Perişanım, bence Türk tiyatrosu güneşini kaybetti. Şok oldum birden bire dersten çıktım hastaneye gidiyorum.”

Gülse Birsel: “Bu ülkede oyuncu olmak isteyip de ona hayranlık duymayan, öğrencilerini kıskanmayan var mıdır? Sadece değerli bir insanı, olağanüstü bir aktrisi, hocayı değil, bir ekolü, bir kurumu kaybettik…”

Ali Poyrazoğlu: “Yıldız Kenter bizi öksüz bıraktı. Gitti. Ama her oyunda öğrencileri ile bir parçası sahnelerde olacak. İyi uykular tatlı prenses. Türk Tiyatrosu’nun annesi. The rest is silence…”

Fazıl Say: “Sanat onu dimdik ayakta tutuyordu son yıllarda. Tutkusu, adanmışlığı, onun ruhunun özüydü. Bugün Türkiye’de sessizlik günü. Yıldız Kenter öldü. Sanata adanmış hayatı, fırtına gibiydi ve bu memleketi Yıldız Kenter sanatı ile sanat aşkı ile büyüttü, ısrarla inandı, sanata ve bu halka… Türkiye’de sanatın annesini kaybettik. Sanat camiamız ve sanata değer veren tüm halk yas içinde. Yaklaşık asırlık (91 yıllık ) ömründe, bu çağa, Türk tiyatrosu ve sahne sanatlarında, emeği, yaratıcılığı, adanmışlığı ile damga vurmuştur Yıldız hanım. Onun sanatı, ölümsüz kalacaktır, tüm nefesi ile her zaman o tazeliğiyle yaşayacaktır. Belki bir stadyum dolusu sanatçıya, belki yüzlerce belki binlerce genç yetenekli insana dokundu. Yardımı oldu.”

Zafer Algöz: “Türk tiyatrosunun Diva’sı… Büyük sanatcı… Öğretmen.. Yıldız Kenter yaşama veda etti. Ardında yüzlerce oyun ve yetiştirdiği sanatcılar en büyük mirasıydı..Milletimizin başı sağolsun..Mekanı Cennet Olsun.”

Bizi Paylaşın
Continue Reading
Yorum yapmak için tıklayın

Leave a Reply

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir