Connect with us

Otomobil

ELEKTRİKLİ ARAÇTA ÇEVRE-MALİYET HESABI

Çevreci özellikleriyle öne çıkan elektrikli araçların yakıtlı taşıtlarla rekabet edebilmeleri fiyatlarının düşmesine ve pilleriyle ilgili menzil-şarj süresi dezavantajının giderilmesine bağlı.

Elektrikle çalışan taşıtların pazar payının bir gün yakıtlıların önüne geçeceği yönündeki öngörü; ortaya koydukları çevresel, ekonomik, endüstriyel ve toplumsal çözümlere dayanıyor.
Ancak elektrikli araçlara talep arzu edilen seviyeye ulaşabilmiş değil. Çünkü hala satış fiyatları yüksek, menzilleri kısa ve pillerinin şarj süresi hayli fazla.

TEB Cetelem tarafından Cetelem Araştırma Merkezi desteğiyle hazırlanan ve Otomotiv Distribütörleri Derneği (ODD) Dergisi’nin 82’inci sayısında detaylarına yer verilen bir raporda, elektrikli araçların sahip olduğu avantaj ve dezavantajlar irdeleniyor.

PİLİ ŞARJ EDEN ELEKTRİĞİN KAYNAĞI!
“Enerji üretimi ve sanayinin birincil ve ikincil sebebi olduğu” dünyadaki sera gazı salınımının yüzde 17’si otomobil ve ağır vasıtalarla gerçekleşen yol taşımacılığında meydana geliyor. Elbette ki elektrikli otolardaki salınım, benzin ve dizellilere nazaran daha az. Elektriklilerde “yakıt deposundan tekerleğe” dek CO2, başka bir gaz veya parçacık salımı yok. “Kaynaktan-tekerleğe” analizinde elektrikli taşıtlar, benzin ve dizellilerle kıyaslandığında her karbon salınımı örneğinde avantaj sağlıyor. Ama arabada kullanılan pili şarj eden elektriğin hangi metotla üretildiğine göre tablo değişebiliyor. Elektrik enerjisi kömür santralleriyle üretiliyorsa avantaj geleneksel yanmalı motorlara geçiyor. Elektriğin yaygın olarak nükleer ve hidroelektrik santrallerde elde edildiği Fransa ve Norveç̧ gibi ülkelerde çevre dostu araçlar sıralamasında elektrikliler öne çıkıyor.

SERA GAZI SALINIMINI DÜŞÜRME TAAHHÜDÜ
2015’in sonunda Paris’te yapılan COP21’de (Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Konferansı) buluşan devletlerin büyük bir bölümü, küresel ısınmayla ortak mücadele etmeyi kararlaştırdı. Gelişmekte olan ülkelerde otomotiv filoları ile bireysel taşıt sayısının artışa geçtiği bir donemde, sera gazı salımlarını düşürme taahhüdünde bulunuldu. Mücadelede hedefe ulaşılması ve sürdürülebilirliğin yakalanması; elektrikli araçların desteklenmesi ile elektriğin çevreci ve yenilenebilir yöntemlerle üretilmesiyle mümkün. Bu uğurda da öncelikle Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ve Çin’deki karbon salınımı yüksek santral inadının kırılması gerekiyor. Ayrıca gelişmekte olan ülkelerdeki pil üretimi de lityum, kobalt, nikel ya da manganez içerdiğinden bazı olumsuz çevresel etkilere yol açılmakta.

KULLANIM ÖMRÜNE GÖRE EMİSYON
Ricardo şirketince hazırlanan raporda ortalama emisyonun benzinli otomobilde 5,6 ton, elektrikli taşıttaysa yüzde 50’si pil üretimiyle ilişkili olmak kaydıyla 8,8 ton karbon olduğu belirtiliyor. Fakat yine aynı raporda deniyor ki: “Kullanım ömrü̈ süresince, elektrikli taşıtların emisyonu benzinlilerin yüzde 80’i kadar.”


MALİYET MAKASI DARALIYOR
Karşılaştırmalı çalışmaların pek çoğunda, elektrikli taşıtların satın alma ve kullanım maliyetlerinin yakıtlı araçlara göre yüksek olduğu görülse de fark giderek azalıyor. Avrupa Tüketici Örgütü̈, yakıtla çalışan Opel Astra ile tamamen elektrikli Nissan LEAF modelini karşılaştırdı. 2015’te yüzde 8 olan farkın 2020’de yüzde 4’e, 2025’te yüzde 1,5’a; 2030’daysa yüzde 0,5’e gerileyeceği kaydedildi.

YOL ÜSTÜ ŞARJ AĞLARI KURULMALI
Evde ya da işyerinde şarja erişim olabilse de günlük kullanımdayken pilin biteceği endişesi yaşayan sürücüler mutlaka rahatlatılmalı. Bununla birlikte azami sürüş mesafesi de artırılmalı. Yol üstü şart ağları kurularak, bitmiş̧ pilin dolusuyla değişiminin imkânsız olduğu şartlarda aracın kullanıcısı çaresiz bırakılmayarak her türlü seyahatte elektrikli araç tercihinin önü açılmalı.

ELEKTRİKLİ ARAÇLARIN OLUMLU ÖZELLİKLERİ
-Taşıt, “akıllı şebeke” sistemine bağlı olduğunda pillerdeki elektrik, ağdaki dalgalanmaların giderilmesinde işe yarayabiliyor.
-Elektrikli taşıtlar, herhangi bir nitrojen oksit, uçucu organik bileşen, parçacık ya da diğer zararlı gaz salımı yapmıyorlar.
– Tekerlekler ve frenler yollarda bazı atık maddeler ve parçacıklar bıraksa da elektrikli taşıtların motor freni ve enerji dönüşüm sistemleri, bu kirliliğe sebep olacak atıkları ve emisyonları en az seviyede tutmakta.
– Elektrikli araçlar, neredeyse hiç̧ ses kirliliğine sebebiyet vermemektedir. Seyir halindeyken sadece tekerleklerin ve hava hareketlerinin sesi duyulmaktadır.

Bizi Paylaşın
Continue Reading
Yorum yapmak için tıklayın

Leave a Reply

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir