ARTAN ENERJİ TALEBİNE KARŞI SÜRDÜRÜLEBİLİR ÇÖZÜMLER…

Enerji kaynaklarındaki kısıtlılık “üretimden tedarike kadar” birçok alanı etkilerken, artan talep de fiyatları yükseltiyor. Enerji yönetim ve dağıtım firması Hager Group, Akıllı Bina Sistemleri’ne yönelik tasarruf sağlayıcı teknolojiler geliştiriyor. 

Araştırmalara göre önümüzdeki 20 yıl boyunca dünya nüfusunun yüzde 25, enerjiye talebi de yüzde 40 artacak. Bu kaçınılmaz öngörü, akıllı bina sistemlerinde enerji tasarrufuna imkan tanıyan çözümleri ön plana çıkardı.

Ali Demirbaş-Hager Group Türkiye Pazarlama Müdürü

“AKILLI BİNALAR ENERJİ TASARRUFU SAĞLIYOR”
Akıllı bina sistemlerinin enerji tasarrufu sağladığını belirten Hager Group Türkiye Pazarlama Müdürü Ali Demirbaş, bu alandaki çalışmalarına ilişkin şu bilgileri aktardı: “Yenilenebilir enerji sistemlerinde, gelen enerjinin depolanması ve depolanan enerjinin efektif kullanılması için kullanıcılara yazılımlar geliştiriyoruz. Ayrıca akıllı bina sistemleriyle aydınlatma kontrolü ve elektrikli araçlar için de şarj istasyonlarına yönelik yatırımlar yapıyoruz. Akıllı bina sistemlerimizle bir odada herhangi bir kişinin varlığını algılayarak ışıkları aktif hale getiriyoruz. Ortamın aydınlık seviyesine göre de ışıkların kısık seviyede ya da yüksek seviyede olmasını ayarlıyoruz. Bunlarla birlikte sıcaklık kontörlüyle ısıtma ve soğutma sisteminin sürekli çalışmasını önlüyoruz. Bina cephesine vuran gün ışığının oda sıcaklığını arttırma engelini ortadan kaldırmak için de kontrol edilebilen panjurlar üretiyoruz.”

“KARBON AYAK İZİNİ AZALTMAMIZ GEREKİYOR”
Günümüzde kullanılan enerji kaynaklarının büyük bir kısmının “fosil yakıtlardan” oluştuğuna dikkat çeken Demirbaş, “Bu enerji kaynakları da dünyamızda karbon salınımına neden oluyor. Son zamanlarda artan enerji tüketimiyle birlikte dünyanın gündemine ‘küresel ısınma’ sorunu geldi. Karbon ayak izini azaltarak fosil yakıt tüketimini azaltmamız gerekiyor. Solar ve rüzgar enerjisi gibi alternatif enerji kaynaklarına hızlı bir şekilde yönlenmemiz gerekiyor.” dedi.

“ENERJİ MALİYETLERİNİN DÜŞÜRÜLMESİ UZUN VADELİ BİR YATIRIM”
Verimlilikle “enerji maliyetlerinin düşürülmesinin” amaçlandığını ifade eden Demirbaş, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu, uzun vadede bir yatırım işi. Sistem enerji verimliliğine göre optimize edilmeli. Öncelikle yenilenebilir enerji kaynaklarından alınan enerjinin bir yerde depolanması, ardından da gün boyunca dağıtım şirketlerinden alınan enerjiyle birlikte kullanılması gerekiyor. Sonrasında tüketicilerin tüketim raporlarını bir yazılım programı aracılığıyla analiz edip, hangi tüketicinin ne kadar enerji maliyetine sebebiyet verdiğini anlamamız gerekiyor. Bu alt yapı değişikliği bir maliyet gibi gözükse de maliyet geri dönüş zamanları 1 ila 2 yıl arasında yapılan yatırımın ciddiyetine göre değişiyor.”