Connect with us

Araştırma ve Raporlar

FAİZ VE ENFLASYONDAKİ SEYİR KÜRESEL EKONOMİYİ NASIL ETKİLİYOR?

2024 yılında yüzde 2,5 olacağının öngörüldüğü küresel GSYİH büyüme oranının 2025’te yüzde 2,8’e yükselmesinin beklendiği ifade edilen Dun & Bradstreet Baş Ekonomisti Dr. Arun Singh imzalı raporda “Riskler daha dengeli hale geliyor gibi görünse de bazı ekonomilerde toparlanmaları engelleyen faktörler de söz konusu.” deniyor.

 

Türkiye’de faaliyetleri CRIF grubu bünyesinde yürütülen Dun & Bradstreet tarafından hazırlanan “Küresel Ekonomik Görünüm 2024 Raporu’na” göre, bu yıl yüzde 2,5 olması beklenen küresel GSYİH büyüme oranı, 2025 yılında yüzde 2,8’e çıkacak. Dun & Bradstreet Baş Ekonomisti Dr. Arun Singh imzalı Raporda “Riskler daha dengeli hale geliyor gibi görünse de bazı ekonomilerde toparlanmaları engelleyen faktörler de söz konusu.” uyarı notu düşülüyor.

Dun & Bradstreet Baş Ekonomisti Dr. Arun Singh imzalı Küresel Ekonomik Görünüm 2024 Raporu’nda “Riskler daha dengeli hale geliyor gibi görünse de bazı ekonomilerde toparlanmaları engelleyen faktörler de söz konusu.” deniyor. 

İŞ İYİMSERLĞİ ENDEKSİ YÜKSELİYOR
ABD’de yumuşak bir iniş ve yavaş bir büyüme öngörüldüğünün dile getirildiği raporda, “2024 3. çeyrek Dun & Bradstreet Küresel İş İyimserliği (Business Optimism Index) raporu da ABD’de yumuşak bir iniş ve Batı Avrupa’da devam eden büyüme görüşümüzü destekliyor. Nitekim söz konusu rapor, iş iyimserliğinin dünya çapında arttığını ortaya koyuyor. Küresel İş İyimserliği Endeksimiz yıl boyunca tutarlı bir yükseliş eğilimi gösterdi ve bu da işletmelerin 2024’ün zorluklarına iyi uyum sağladığı anlamına geliyor. Batı Avrupa’da ve bazı gelişmekte olan ekonomilerde toparlanmalar yıl boyunca güç kazanırken, küresel büyüme artık 2024’ün başında olduğundan daha az ABD’ye bağımlı görünüyor.” deniliyor.

ENFLASYONDA İVMENİN YAVAŞLAMASININ ETKİLERİ
Küresel enflasyonda ivmenin yavaşladığına işaret edilen raporda; bu durumun “hükümetler, merkez bankaları gibi politika yapıcılar ve şirketler açısından” zorluklar oluşturduğu, “hedeflenen enflasyon için uygulanan politikalar karşısında küresel büyümenin yavaşlamasının ülkelerin ekonomilerini destekleme ihtiyacını artırdığı” ve “son yıllarda izlenen sıkı para politikasından gevşek para politikasına doğru bir yönelimle büyüme sorunlarının aşılmaya çalışıldığı” belirtiliyor.

ABD’DE YUMUŞAK BİR İNİŞ VE YAVAŞ BÜYÜME BEKLENİYOR
Raporda, “ABD’de beklenenden zayıf gelen makroekonomik ve iş gücü piyasası verilerinin etkisiyle ABD Merkez Bankası’nın (FED) bu yıl faiz oranlarını düşüreceği beklentilerini artırdı. Temmuz toplantısında faizleri değiştirmeyen FED bir sonraki toplantısında yani Eylül ayında oranları düşürmeye başlayabileceğinin sinyallerini verdi. ABD’de resesyon beklentilerinin artmasına rağmen Dun & Bradstreet olarak ciddi bir resesyon olmadan halâ yumuşak bir inişle, daha yavaş bir ekonomik büyüme bekliyoruz.” ifadesine yer veriliyor.

ABD VE AB’DE FAİZLER VE BÜYÜME…
Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) faiz oranlarını düşürmeye başlayan ilk büyük merkez bankası olduğuna ve ardından İngiltere Merkez Bankası’nın da aynı yönde karar aldığına dikkat çekilen raporda, ECB’nin 2024’ün ikinci yarısında da faizler düşüreceği kaydedilerek şu bilgi ve öngörüler aktarılıyor: “Avrupa’da yılın iyi başlangıcı, ikinci çeyrekte de devam etti. AB’de ilk çeyrekte olduğu gibi ikinci çeyrekte de GSYİH yüzde 0,3 büyüdü. AB’deki büyümeye İspanya, Fransa ve İrlanda öncülük ederken, Alman ekonomisi daraldı ve Avrupa’nın en büyük pazarı resesyon eşiğine geldi. İngiltere ve Batı Avrupa’da politika düzenlemelerinin gevşetilmesinin bu yılın ikinci yarısında toparlanmaya destek sağlamasını bekliyoruz.”

GELİŞMEKTE OLAN ÜLKELERDEKİ BÜYÜME SEYRİ…
Raporda, gelişmekte olan ekonomilerdeki büyüme seyrinin 2024’te nasıl seyredeceğine ve Türkiye’ye ilişkin şunlar anlatılıyor: “Brezilya, Meksika, Polonya ve gelişmekte olan Asya’nın bazı bölgelerindeki daha zayıf büyümenin, enflasyonun ılımlı olduğu Şili, Peru ve Uruguay gibi Latin Amerika’nın bazı bölgelerindeki yeniden hızlanma ile telafi edilmesi bekleniyor. Önemli gelişmekte olan ekonomilerin merkez bankaları, bu yıl gelişmiş ekonomilerdeki muadillerinden önce para politikalarını gevşetmeye başladı. ABD’deki sıkı para politikasının devam etmesi, ABD dolarının şimdilik desteklemesini muhtemel kılıyor. Ancak FED’in ikinci yarıda faiz oranlarını düşürmesiyle bu durum gevşemeye başlayacak. FED’in faiz oranlarını düşürme beklentileri, ABD dolarının gücünde bir miktar gevşeme yoluyla da dahil olmak üzere, gelişmekte olan ekonomiler için daha destekleyici bir ortam sağlayacak. Bu, tüm bölgelerde değer kaybeden, ancak en çok etkilenen bölge olan Latin Amerika ve gelişmekte olan ekonomilerin para birimleri için iyi olacak.

TÜRK LİRASI İSTİKRARA KAVUŞUYOR
Ortodoks para ve maliye politikalarının devam etmesiyle ekonomide olumlu gidişat devam ediyor. Türk lirası istikrara kavuşuyor, bu da döviz riskinin azalmasına ve bankacılık sisteminin güçlenmesine yol açıyor. Yatırımcıların, istikrarlı lira ve iyileşen beklentileri göz önüne alındığında sermaye piyasasına geri dönmesiyle de piyasa potansiyel risk notunu yükselttik.”

Bizi Paylaşın
Continue Reading
Yorum yapmak için tıklayın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir