Connect with us

Dünya Gündemi

DOĞRU TEKNOLOJİ STRATEJİLERİYLE SÜRDÜRÜLEBİLİR BİR GELECEK…

Sürdürülebilirliğin sadece doğrudan karbon emisyonlarıyla ilgili olmadığını belirten Dynabook Türkiye İş Birimi Yöneticisi Ronald Ravel, “2019 yılında yaklaşık 54 milyon ton e-atık üretildi. Bu rakamın 2030 yılına kadar 74 milyon tona çıkması bekleniyor. Bunların yüzde 20’sinin azaltma, yeniden kullanma ve geri dönüşüm modeli kullanılarak doğru bir şekilde işlendiği belirtiliyor. Geri kalan kısım ise muhtemelen geri dönüştürülüyor ya da çöpe atılıyor.” bilgisini aktarıp “Bu noktada oluşan sürdürülebilirlik sorununu BT yöneticilerinin çözebileceğine inanıyoruz.” dedi.

 

Japon bilgisayar şirketi Dynabook (eski adıyla Toshiba) Türkiye İş Birimi Yöneticisi Ronald Ravel, şirketlerin “güvenli ve güçlü Bilgi Teknolojileri (BT) ekipmanlarına yatırım yapmaları halinde”, hem uzun vadede zamandan ve paradan tasarruf edebileceğini hem de “sosyal, ekonomik ve çevresel hedeflerine daha kolay ulaşabileceğini” belirtti.

Ronald Ravel- Dynabook Türkiye İş Birimi Yöneticisi 

UZAKTAN ÇALIŞMA MODELLERİNİN GENİŞLETİLMESİ…
Dünya Ekonomik Forumu’nun (WEF) hazırladığı İşlerin Geleceği 2020 (Future of Jobs 2020) raporunda, “uzaktan çalışma modellerinin genişletilmesi, dijitalleşme ve daha fazla otomasyon gibi bir dizi eğilimin çevre üzerinde olumlu bir etkiye sahip olacağının” vurgulandığını ifade eden Ronald Revel, “Bu aslında hiç de şaşırtıcı değil. Ofiste çalışan insan sayısının azalması, işe gidiş gelişin olmaması, bunlara bağlı günlük tüketimden kaynaklanan CO2 emisyonunun azalması anlamına geliyor.” dedi.

“E-ATIK MİKTARI 2030’DA 74 MİLYON TONA ÇIKACAK”
Sürdürülebilirliğin sadece doğrudan karbon emisyonlarıyla ilgili olmadığının altını çizen Ravel, şunları dile getirdi: “2019 yılında yaklaşık 54 milyon ton e-atık üretildi. Bu rakamın 2030 yılına kadar 74 milyon tona çıkması bekleniyor. Bunların yüzde 20’sinin azaltma, yeniden kullanma ve geri dönüşüm modeli kullanılarak doğru bir şekilde işlendiği belirtiliyor. Geri kalan kısım ise muhtemelen geri dönüştürülüyor ya da çöpe atılıyor. Bu noktada oluşan sürdürülebilirlik sorununu BT yöneticilerinin çözebileceğine inanıyoruz.”

“DOĞRUSAL MODELDEN DÖNGÜSEL MODELE GEÇEREK…”
Covid-19 salgını sürecinde “taşınabilir cihazlara ilgi ve ihtiyacın küresel ölçekte arttığına işaret eden ve bazı uzmanların “masaüstü ve dizüstü bilgisayarlar, tabletler, telefonlar ve yazıcılar kendi çevresel ayak izlerine sahip olduğundan” uzaktan çalışmanın sürdürülebilir geleceğe negatif tesirde bulanacağını düşündüğünü söyleyen Ravel, durumu şöyle değerlendirdi: “BT yöneticileri ürünlerin yaşam döngüsüyle ilgili çevresel performansı iyileştirerek elektronikte doğrusal bir modelden döngüsel bir modele geçerek sürdürülebilirliği mümkün kılabilir. Döngüsel dediğimiz bu modelde e-atıkların azaltılması, yeniden kullanımı, geri dönüşüm ve varlık kurtarma gibi yöntemler öne çıkıyor

E-ATIKLARI AZALTMANIN YOLLARI…
E-atıkları azaltmanın ilk yolu BT desteğinin iyi olması. Teknoloji tedarikçileri, satın alınan cihazların mümkün olduğunca uzun süre dayanması ve teknolojinin sorunsuz ve verimli bir şekilde çalışmasını sağlayabiliyor. Aynı zamanda cihazların yaşam döngüsünün sonunda karbon ayak izini azaltacak önlemler de alabiliyorlar. Bunun için en etkili yöntemlerden ikisi, hala iyi durumda olan eski cihazların yeniden satışı ve müşterilerin ürünlerini çevre dostu yollarla elden çıkarmalarını sağlayan sürdürülebilir geri dönüşüm girişimleri.”

Bizi Paylaşın
Continue Reading
Yorum yapmak için tıklayın

Leave a Reply

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir