Connect with us

Finans & Ekonomi

GENEL İMALAT SANAYİNDE İTHAL MAKİNE PARADOKSU…

Makine İhracatçıları Birliği (MAİB), 2022 Ocak’ta bir önceki yılın aynı ayına kıyasla yüzde 10,4 artışla 1,7 milyar dolarlık makine ihracatı gerçekleştirildiğini açıkladı. Son çeyreğinde hızının kesilmesine rağmen 2021 yılında yüzde 21,2 artarak 34,4 milyar dolara yükselen makine ithalatının Türkİye’nin toplam ithalatında yüzde 13’lük paya ulaştığına dikkat çeken MAİB Yönetim Kurulu Başkanı Kutlu Karavelioğlu, “Makine ithalatımızın yüzde 77’sini yapan genel imalat sanayimizin makine ihtiyacının yarısında yerli alternatifleri tercih etmesinin dahi ekonomiye katkısı, 2021 sabit fiyatlarıyla 10 yılda 760 milyar TL olur.” dedi.

Makine İhracatçıları Birliği (MAİB verileriyle makine imalat sanayi, 2021 yılını 20 milyar doların üzerinde ihracatla tamamlayan üç sektörden biri. 2022 Ocak’ta 2021 Ocak’a nazaran yüzde 10,4 artışla 1,7 milyar dolarlık ihracata imza attı.

En fazla ihracatı toplamda 600 milyon dolarla Almanya, ABD, İtalya, Fransa ve Birleşik Krallık’a yaptı. Rusya’ya makine ihracatı yüzde 41,4 arttı. Hindistan’a ihracatta yüzde 342, Mısır’a ihracattaysa yüzde 28,5 artış gerçekleşti.

“YÜZDE 32’YLE EN YÜKSEK İHRACAT ARTIŞI TÜRKİYE’DE GERÇEKLEŞTİ”
2021yılı üçüncü çeyreğe göre yıllık makine ihracatı 20 milyar doları aşan ülkeler arasında en fazla artışın yüzde 32’yle Türkiye’de olduğunu belirten MAİB Yönetim Kurulu Başkanı Kutlu Karavelioğlu, “orta-yüksek teknolojili mallar sınıfında tanımlanan makinelerin üretim ve ihracatında Covid-19 pandemisi öncesinde başlayan yüksek performansın rakiplerinin üzerinde bir ivmeyle sürdüğünü” vurguladı: “Son Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) son verilerine göre Türkiye’nin yüzde 32’yle en yüksek ihracat artışı yakaladığı ilk 9 ayda; Tayvan ve İtalya’daki artışlar yüzde 28 ve yüzde 27 oldu.

Türkiye’nin makine ihracatının geçen yılın sonunda 23 milyar dolara erişmesinde, “ürünlerin teknolojik seviyesinin hak ettiği değere fiyatlanmasının ve pazarlardaki çeşitlenmenin” önemli derecede rol oynadığının alıntı çizen Karavelioğlu, “İhracat artışımız AB dışındaki Avrupa’da yüzde 30, merkezi ve Güney Asya’da yüzde 55, NAFTA’da yüzde 34, MERCOSUR’da yüzde 53 oldu.” bilgisini aktardı.

“KÜRESEL CANLILIĞIN KALICILAŞMASINI BEKLİYORUZ”
Küresel canlılığın 2022 ilkbahar aylarından sonra kalıcılaşmasını beklediklerini ifade eden Karavelioğlu, şunları dile getirdi: “2021 yılında küresel tedarik zincirlerindeki değişim, yeni kapasite yatırımlarını önemli ölçüde artırarak makine ve teçhizat yatırımlarını 5 trilyon doların üzerine taşıdı. Gerek sürdürülebilirlik ve dijitalleşme gerekse yeşil enerji alanlarında pek çok yatırım yapılıyor. Sadece bu yatırımların değil, tüketimin de giderek pahalanacağını arz kaynaklı enflasyonun emtia, lojistik ve enerji maliyetlerindeki etkilerinden görüyoruz. Güçlü yatırım dönemi ihracat konusundaki iyimserliğimizi artırsa da gelişmelerin üretim maliyetlerine önemli bir etkisi olacak.

“2 YILDA YÜZDE 43 ÜRETİM ARTIŞI”
Makine teçhizat yatırımlarımız son 2 yılda, hem yeni ve yüksek teknolojili ürünler hem de tevsi modernizasyon projeleri için yüzde 50’den fazla arttı. Küresel pazardaki payımızın yüzde 1’e varmış olmasında üstüste yakaladığımız yüzde 9 ve yüzde 31 üretim artışının büyük rolü oldu. 2 yılda yüzde 43 üretim artışı dünyada yok. Dünya makine üretiminin ancak yüzde 7 kadar artabildiği son 2 yılın sonunda AB, pandemi öncesi seviyesine henüz geri dönebildi. Parasal sıkılaşma adımlarının küresel likiditeyi olumsuz etkileyeceği yakın dönemde etkin tedbirler geliştirebilirsek, dünya makine liginde hızlı yükseleceğimiz çok açık.”

Kutlu Karavelioğlu-Makine İhracatçıları Birliği (MAİB) Yönetim Kurulu Başkanı

“SEKTÖRÜN KOBİ YAPISI DA DİKKATE ALINMALI”
Katma değerli sanayi dallarından biri olmasına rağmen makine sanayinin yüksek üretim maliyetleri sebebiyle yıllık yüzde 58 üretici enflasyonuyla yüz yüze kaldığına dikkat çeken Karavelioğlu, ardından sektörün içinde bulunduğu durumu şöyle özetledi: “2021 yılındaki yüzde 31,2 üretim artışımız da dikkate alındığında işletme sermayesi ihtiyacımız pandemi öncesinin 3 katına yaklaştı. Sektörün finansmana erişiminde sadece stratejik konumunun değil, KOBİ yapısının da dikkate alınması ve özel önlemler geliştirilmesi gerekiyor. Türkiye’nin ihracatının yüzde 76’sının mal veya vesaik mukabili yapılıyor olması zorlu dönemlerde dikkatle yönetilmesi gereken bir risk. Eximbank kaynaklarının yüzde 94’ünün büyük işletmelerce kullanılıyor olması da bu riskin büyük ölçüde KOBİ’lerin üzerinde kaldığının ifadesi. KGF ve İGF gibi, bu dengesizliği bir ölçüde gidermeyi hedefleyen mekanizmaları çok önemsiyoruz. Reel eksi faizin enflasyona oranla uygun finansman imkanı sunduğu bu ortamda, işletmelere kredi sağlama konusunda bankacılık sektörüne büyük sorumluluk düşüyor. Bu çerçevede açıklanan yeni KGF destek paketlerine bankaların bir an önce işlerlik kazandırmalarını bekliyoruz.”

“YATIRIM TEŞVİK SİSTEMİNİN YENİLENMESİ GEREKİYOR”
“Makine ithalatının son çeyrekte hız kesmesine rağmen, geçen yıl yüzde 21,2’lik artışla 34,4 milyar dolara yükselerek Türkiye’nin toplam ithalatı içinde yüzde 13 paya ulaştığını” söyleyen Karavelioğlu, “yüksek ithalatın genel ekonomi üzerindeki etkileri üzerine” hazırlattıkları raporun “yatırım teşvik sisteminin evvel emirde yenilenmesi gereğini” ortaya koyduğuna işaret etti: “Makine ithalatımızın yüzde 77’sini yapan genel imalat sanayimizin makine ihtiyacının yarısında yerli alternatifleri tercih etmesinin dahi ekonomiye katkısı, 2021 sabit fiyatlarıyla 10 yılda 760 milyar TL olur. Avrupa’nın en büyük makine imalatçılarından biri olan ülkemizde sanki hiçbir uygun seçenek yokmuş gibi, sanayicimizi ithalata yönlendiren önyargılarla ve özendirici uygulamalarla yüzleşmeliyiz. Asya menşeli makinelerin ithalatımız içindeki payının yüzde 38,9’a ulaşması, bu sorunla yüzleşmeyi acil hale getirmiştir.”

Bizi Paylaşın
Continue Reading
Yorum yapmak için tıklayın

Leave a Reply

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir