“SAFRA YOLU KANSERİNDE ERKEN TEŞHİS TEDAVİDE BAŞARIYI ARTIRIYOR”

Safra yolu kanseri, sindirim sisteminde en sık gelişen kanserler arasında yer alıyor. Belirtilerinin hastalık ilerlediğinde fark edildiğine dikkat çeken Memorial Antalya Hastanesi Genel Cerrahi Bölümü’nden Op. Dr. Türkay Belen, bu kanser türü ve tedavisi hakkında merak edilenleri anlattı.

Genellikle 60 yaş ve üzeri kişilerde rastlanan safra kesesi kanserinin önlem alınmazsa çok hızlı ilerlediğini kaydeden Memorial Antalya Hastanesi Genel Cerrahi Bölümü’nden Op. Dr. Türkay Belen, hastalığın erken teşhisinin tüm kanserlerde olduğu gibi hayati önem taşıdığını ifade etti.

Op. Dr. Türkay Belen-Memorial Antalya Hastanesi Genel Cerrahi Bölümü

“KANSER, SAFRA YOLLARININ HER YERİNDEN GELİŞEBİLİYOR”
Kanserin safra yollarının her yerinden gelişebildiğini belirten Belen, konuya ilişkin şu bilgileri verdi: “Safra yolu kanseri safra yolu duvar hücrelerinden oluşan sıklığı az olan bir tümördür. Safra yollarının her yerinden gelişmekle beraber yüzde 60 sağ ve sol ana safra yollarının birleşme noktası ‘bifurkasyondan’ kaynaklanır. Safra yolu kanserinin en sık nedeni primer sklerozan kolanjit, koledok (ortak kanal) kisti, Hepatit B-C, ülseratif kolit, hepatolityazis (karaciğer taşı), ileri yaş, obezite, bilienterik anastomozlar ve eski kaynaklarda kronik tifo taşıyıcılığı nedenler arasında sayılmaktadır.”

“ANİ KİLO KAYBI GÖRÜLÜYOR”
Belen, safra yolları kanserinde en sık;
“Sarılık, kaşıntı, ani kilo kaybı, ateş, iştahsızlık, bulantı-kusma, idrar renginde koyulaşma, karın ağrısı, karında şişlik ve yağlı-açık renkli dışkılama” gibi belirteler görüldüğünü dile getirdi.

Tanı yöntemleri; kişinin sağlık durumu ve uygulanan test sonuçlarına göre belirleniyor.

“HASTANIN DURUMUNA GÖRE TANI YÖNTEMİ
Belen, tanı yöntemlerinin kişinin sağlık durumu ve uygulanan test sonuçlarına göre belirlendiğini söyledi: “Safra kesesi kanserini erken evrede teşhis etmek çok önemlidir. Safra yolu kanseri incelemesinde öncelikle karaciğer safra yolu ultrasonu yaptırılır. Safra yollarında genişleme gözlenirse, bilgisayarlı tomografi veya manyetik rezonansla kesitsel görüntülemeler tanıda yardımcı olur. Safra yollarında kitle gözlenmeden safra yollarının ani sonlandığı saptanabilir. ERCP’le (endoskopik retrogrand kolonjio pankreatografi ) biyopsi veya sürüntü alınabilir. Özellikle distal yerleşimli kanserlerde EUS’le değerlendime de faydalıdır. Klinik olarak sarılık, kaşıntı ve kilo kaybı olan hastanın tümör markerlarından CA19-9 un 100 U/ml olması da tanıyı destekler. Tanı yöntemleri; hastanın sağlık durumu, yaşı, hastalık belirtileri ve önceki test sonuçlarına göre belirlenir.”

“ERKEN TEŞHİSLE TEDAVİ BAŞARIYLA SONUÇLANIR”
Safra kesesi kanserlerinin tanısı genellikle ileri evrede konulduğu için çoğunlukla ameliyat şansı bulunmadığını vurgulayan Belen, erken teşhis edildiğinde tedavinin başarıyla sonuçlanacağının altını çizdi: “Ameliyat olabilecek hastaların kanserlerinin bulunduğu seviye ameliyat tipini belirlemektedir. Proksimaldekiler için hepatektomi yapmak gerekirken distal kanserler için genellikle whipple ameliyatı yapılır. Safra yolu kanseri tedavisi, tümörün cerrahi yöntemlerle çıkartılmasına dayanmaktadır. Büyük çaplı bir ameliyattan oluşan tedavi esnasında karaciğerin bir kısmını almak da gerekebilir. Safra kesesi kanserlerinin tanısı genellikle ileri evrede konulduğu için çoğunlukla hastaların ameliyat şansı bulunmamaktadır. Ancak erken teşhis edilen kanser, safra kesesi kanseri tedavisinin başarıyla gerçekleşmesini sağlar. Ameliyat edilemeyecek derecede ileri evre hastalığı olanlarda sarılık ve ağrıyı dindirecek bazı endoskopik işlemler, ağrı tedavisi, perkütan drenaj (radyolojik girişim) yapılabilir.”