Connect with us

Reel Sektör

“TÜRKİYE’NİN İLK VE TEK KARBON ELYAF ÜRETİCİSİYİZ”

DowAksa, yüzde 100 Türk mühendisleriyle geliştirdiği karbon elyaf teknolojisiyle, rüzgâr türbinlerinde enerji üretiminin artırılmasından otomobillerde yakıt tüketiminin azaltılmasına; altyapı ve binaların güçlendirilip ömürlerinin uzatılmasına kadar pek çok alanda inovatif çözümler sunuyor.

 

 

Mevcut yapıların depreme karşı güçlendirilmesinde ve dayanıklı hale getirilmesinde pek çok açıdan avantaj sağlayan karbon elyaf teknolojisini hayata geçiren DowAksa’yla, konunun merak edilen bütün detaylarını masaya yatırdık.

-Dünyada az sayıda ülkede karbon elyaf üretilebildiği belirtiliyor. Bunlardan biri de Türkiye. Türkiye’deki karbon elyaf üretimi sadece DowAksa’da mı gerçekleşiyor?

Karbon elyaf dünyada çok az sayıda ülkede üretilmektedir (toplamda yaklaşık 10 ülke). Biz 2012’de DowAksa’yı kurduğumuzda bu sayı çok daha düşüktü. Yaklaşık 30 yıldır kimsenin girmeye cesaret edemediği bir pazara yüzde 100 Türk mühendislerinin geliştirdiği ileri teknoloji ile girdik ve hedefimiz dünyada karbon elyaf ve karbon elyaf bazlı malzeme üretiminde en önemli oyunculardan birisi olmak. DowAksa olarak Türkiye’nin ilk ve tek karbon elyaf üreticisiyiz.

 

SÜREKLİ YENİLİKÇİ ÇÖZÜMLER GEREKİYOR
-Karbon elyaf üretimi için gereken know-how DowAksa bünyesinde mi oluştu? Karbon elyafın daha da geliştirilmesi için Ar-Ge çalışmaları devam ediyor mu?

Karbon elyaf teknolojisi, içerdiği ileri teknolojik çalışmalar nedeniyle paylaşılmayan ve sektöre girmek isteyenlerin kendilerinin geliştirmesi gereken bir teknolojidir. Dünyada bunu hayata geçirebilmiş az sayıda şirket var. DowAksa 30 yıl boyunca hiçbir oyuncunun girmediği bu sektöre hiçbir dış yardım almadan, tamamen Türk mühendislerle kendi karbon elyaf teknolojisini geliştirerek girmeyi başaran ilk şirkettir.

Karbon elyaf, yapısı nedeniyle sürekli olarak yenilikçi çözümler üretilmesini gerektiren bir teknoloji. Çalıştığımız her sektörün isterlerine göre hatta her projeye özel yeni çözümler üretmemiz gerekiyor.

Biz dâhil tüm karbon elyaf üreticileri için Ar-Ge çok kritik ve önemli bir alandır ve bu alanda yoğun şekilde çalışmalar yapılmaktadır. Üretimin ilk aşamasından, kompozit uygulamalarına kadar birçok alanda çeşitli projeler yürütülmektedir. Bu kapsamda oluşturduğumuz kompozit laboratuvarında, müşterilerimizin uygulamalarını küçük ölçekte çalışarak, ürünlerimizin ihtiyaçları daha iyi karşılaması için öncül testleri yapıyoruz. Aynı zamanda, hemen hemen tüm üretim adımlarımızın pilot ölçekte (küçük ölçekte) uygulamalarının sahamızda bulunması sayesinde, çok farklı denemeler yapabiliyoruz ve müşterilerdeki öncül denemeler için numuneler sunabiliyoruz.

 

NEREDEYSE TAMAMI İHRAÇ EDİLİYOR
-Diğer ülkelerdeki karbon elyaf ürünleriyle DowAksa’daki üretilenler arasında dayanıklılık ve kullanım kolaylığı açılarından farklılık söz konusu mu? Karbon elyaf üretiminde bizim daha ileride olduğumuz noktalar var mı?

Türkiye’de üretilen ve neredeyse tamamını ihraç ettiğimiz karbon elyaf, Yalova’da dünya standartlarında ileri teknoloji ile üretilmektedir. Bu kadar kıymetli bir maddenin dünyada sayılı üreticisi bulunurken, DowAksa olarak şu an Türkiye’nin ilk ve tek karbon elyaf üreticisiyiz. Türkiye’de ürettiğimiz ve dünyada sektöründe lider şirketler tarafından tercih edilen karbon elyaf dünyada üretilen karbon elyaflar seviyesinde bir ürün. Dayanıklılık ve hafiflik açısından karbon elyafımız dünyadaki ürünlerle yarışacak düzeydedir.

ÜRETİMDE YÜZDE 80 YERLİ KAYNAK KULLANILIYOR
-Karbon elyaf üretiminde hammadde sıkıntısı söz konusu mu? Karbon elyaf fiyatlarını hangi unsurlar belirliyor? Muadilleriyle kıyaslandığında ekonomiklik sıralamasının neresinde?

DowAksa’nın karbon elyaf üretiminde yaklaşık yüzde 80 oranında yerli kaynak kullanım oranı gerçekleşmektedir. Karbon elyaf ileri teknoloji ile üretilen bir ürün olduğu için hem üretim hem de teknoloji geliştirme maliyetleri oldukça yüksek. Muadilleriyle karşılaştırıldığında çok hafif ve dayanıklı bir ürün olan karbon elyaf, sağladığı avantajlarla uygulandığı sektöre göre ekonomik anlamda da faydalar sağlamaktadır.

Bir örnek vermek gerekirse, Çanakkale’de bulunan bir yükleme iskelesinde, korozyon sebebi ile mukavemet kaybına uğramış betonarme üst yapının ve çelik su altı kazık sistemlerinin güçlendirilerek orijinal kapasite değerlerine ulaşması ve mevcut yapının bundan sonra oluşabilecek korozyon etkilerine karşı korunması amacıyla bir proje gerçekleştirildi. Çanakkale’de 30 bin metrekarelik dev bir alanda yapılan çalışmada, sadece karadaki değil deniz altındaki yapılar da karbon lifli polimer malzemesiyle tüm hava koşullarına dayanaklı hale getirildi. Geleneksel yöntemlerle bir yılda tamamlanması beklenen çalışma, DowAksa’nın CarbonWrap teknolojisiyle 4 ayda bitti. Söz konusu tesisin geleneksel yöntemler ile güçlendirilmesi esnasında, operasyonel her türlü işletme faliyetlerinin durdurulması gerekliyken, DowAksa CarbonWrap sistemleri ile işletmeyi durdurmaksızın güçlendirme tamamlandı. Operasyonel günlük işletme maliyetleri göz önünde bulundurulduğunda bu kazanç işletme sahibine önemli ekonomik avantaj sağladı.

EN ÖNEMLİ SORUNLARA İNOVATİF ÇÖZÜMLER
-Karbon elyaf daha ziyade nerelerde ve hangi amaçlarla kullanılıyor?

Çok farklı sektörlerde kullanılabilmesine rağmen bugün ağırlıklı olarak havacılık sektörü (uçak sanayii ve savunma), enerji sektörü (rüzgâr enerjisi özellikle), altyapı güçlendirme ve otomotiv sektörlerinde kullanılmaktadır. Genel olarak özetlemek gerekirse karbon elyaf, rüzgâr türbinlerinin enerji üretiminin artırılmasından otomobillerdeki yakıt tüketiminin azaltılmasına, altyapı ve yapıların güçlendirilerek ömürlerinin uzatılması gibi dünyanın karşı karşıya olduğu en önemli sorunlara yönelik inovatif çözümler sunuyor.

 

İTÜ’YLE ORTAK ÇALIŞMALAR YÜRÜTÜLÜYOR
-Türkiye’de yeni bina ya da köprülerin inşasında da kullanıma girdi mi?

DowAksa olarak karbon elyafın bina güçlendirilmesinde kullanılma konusunu çok önemsiyoruz. Yapı sektörünün en büyük sorunlarından biri altyapıların zamanla yaşlanması. Bu durum, kamu güvenliğini tehdit ederken, büyük ekonomik kayıplara da sebep oluyor. Bu sebeple de Türkiye gibi deprem ülkelerinde bina ve köprü gibi yapıları güçlendirmenin etkili yöntemlerini bulmamız gerekiyor. Karbon elyaf bazlı malzemeler altyapı ve yapıları güçlendirilerek ömürlerinin uzatılması konusunda önemli çözümler sunuyor. 2016 yılında İTÜ ile ortak bir çalışma kapsamında Yalova Valiliği tarafından tahsis edilen arazide tam ölçekli binalar üzerinde deprem simülasyonu gerçekleştirdik. Bu simülasyon sonrasında da gördük ki karbon elyaf takviyeli malzeme ile güçlendirilen bina ayakta kalırken, güçlendirilmeyen bina ise yıkılmıştı. Bu çalışma bize karbon elyaf takviyeli malzemelerin bina güçlendirmesinde ne kadar önemli olduğunu çok açık bir şekilde gösteriyor.

Bu doğrultuda da Yalova İl Müdürlüğü tarafından başlatılan Karbon-Elyaf Lifli Kompozitler ile Güçlendirme Projesi kapsamında DowAksa olarak, İstanbul Teknik Üniversitesi ile birlikte uygun görülen yapıları karbon lifli kompozitler ile depreme karşı güçlendirmeye başladık.

 

 

ÇELİKTEN 4 KAT GÜÇLÜ, 5 KAT HAFİF

“Şu anda, 1998 yılında yapımı tamamlanan Çiftlikköy İlçesi’ndeki bir binada, çelikten 4 kat daha güçlü, 5 kat daha hafif, geleneksel güçlendirme yöntemlerinden uygulaması 3 kat daha hızlı ve maliyet olarak da yüzde 20 daha uygun olan karbon elyaf lifli polimerler ile güçlendirme çalışmaları yürütüyoruz.

Bunun dışında farklı sektörlere yönelik projelerimize de devam ediyoruz. Çanakkale’de bulunan bir yükleme iskelesinde, korozyon sebebi ile mukavemet kaybına uğramış betonarme üst yapının ve çelik su altı kazık sistemlerinin güçlendirilerek orijinal kapasite değerlerine ulaşması ve mevcut yapının bundan sonra oluşabilecek korozyon etkilerine karşı korunması amacıyla bir çalışma gerçekleştirdik. Deniz altındaki bir yapıda uygulanan bu çalışma, Türkiye’de ilk olmakla beraber, global ölçekte bu büyüklükte bir uygulama ( toplamda 30.000 m2) bulunmamaktadır. Çalışmada, korozyon nedeniyle dayanıklılığı azalan iskelenin hem betonarme üst yapısı hem de çelik su altı kazık sistemleri yenilendi.

Çelik ve betonarme gibi geleneksel yöntemlerle 12 ayda tamamlanması beklenen çalışma, CarbonWrap teknolojisiyle 4 ayda bitti. Projenin kısa sürede tamamlanmasının yanı sıra, geleneksel yöntemlerle yapılacak bir çalışmada iskelenin kapatılması gerekirken, karbon lifli polimer malzemesiyle yapılan güçlendirmede iskele normal faaliyetlerine devam etti. CarbonWrap teknolojinin kullanıldığı bu çalışma, bundan sonra deniz yapılarının karbon lifli polimer malzemelerle güçlendirilmesi adına önemli bir referans kaynağı da oldu. Bu alanda çalışmalarımıza da ara vermeden devam edeceğiz.”

Bizi Paylaşın
Continue Reading
Yorum yapmak için tıklayın

Leave a Reply

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir