Connect with us

Kültür - Sanat

NE KOBİ’MDEN, NE HOBİMDEN VAZGEÇMEM!

Siz siz olun kısa da olsa uzun da olsa tatilinizde sofranızı mutlaka dostlarınızla paylaşın… Kabuğunuza çekilmek yerine etrafınıza toplayacağınız güzel insanların enerjisiyle dolun…

İş yaşamında uzun yıllar geçirdiğimizde ya okul günlerini özlemle anarız ya da emeklilik günlerini hasretle bekleriz. Oysa bulunduğumuz anı yaşamaktır bize yakışan. Küçükken okuduğum şu özlü söze bayılırım: “Dün, vadesi geçmiş senet, yarın vadesi gelmemiş çektir. Bugün ise eldeki nakit paradır.” İşte en önemlisi; bu nakde sahip olduğumuzu bilmek, nasıl ve nereye harcayacağımıza doğru karar vermektir.

Harcamak kavramı her ne kadar çoğu zaman eldekinin gitmesi, bitmesi anlamına gelse de tam zamanında doğru yere harcanmış şeyler, bize çoğalarak döner. Gelin ait olduğumuz topluluğu kucaklayan, bizi bizle kaynaştıracak olan yepyeni taptaze bu platformda, el ele gönül gönüle verip KOBİ dünyasında yaşamayı; daha doğrusu yaşamı anlamlandırmanın yollarını keşfe çıkalım.

Bu ilk buluşmamızda sizlere profesyonel iş yaşamında mesai saatleri içerisinde çalışan ve yılın belli bir döneminde izni olan bir beyaz yakalı olarak kısa tatilimi nasıl anlamlandırdığımdan bahsedeceğim.

Yaz aylarında kısa ya da uzun çoğu tatil zamanımı İzmir Dikili’nin Bademli Köyü’nde geçiriyorum. Denizinin rengiyle, kumuyla, havasının ılımanlığıyla, zeytin ağaçlarıyla, insanının candanlığıyla huzur dolu bir köy burası.

SPONSORSUZ TİYATRO ETKİNLİĞİ
Her ne kadar huzur dolu olsa da açıkçası tatilimde de dostlarımla ve bana enerji veren ve beni besleyen faaliyetlerimle bir arada olmayı isterim her zaman. O nedenle geçen yıl Bademli’de tiyatro etkinliği düzenlemeye karar verdik. Herhangi bir sponsor veya destekçi bulma ihtimalimiz olmasa da nasıl düzenleyeceğimizi dert etmedim. Evimizde ağırlayabileceğimiz sanatçı dostlarımızı sezonda yaptıkları işlerle davet etmek en akla uygun çözümdü. Böylece geçen yıl ‘Yılın En İyi Kadın Oyuncusu’ seçilen Nezaket Erden “Sevgili Arsız Ölüm-Dirmit adlı” oyunuyla, eşi Hakan Emre Ünal “Masanın Altında-Trom” adlı oyunuyla, Kaan Erkam Oda Tiyatrosu ekibiyle birlikte gösterisiyle, Gökçe Kurt yetişkinlere ve çocuklara masal dinletisiyle konuğumuz oldu. Nihal Kuyumcu ve Şule Ateş de yaratıcı drama atölyeleriyle köyün çocukları ve kadınlarıyla birlikte çalışmalar yaptılar.

Geçen yıldan aldığımız güzel geri bildirimler bu yıl için motivasyon kaynağımız oldu; yine yıllık iznimin bir haftasında, 1-5 Temmuz tarihleri arasında Bademli Tiyatro Günleri’nin ikincisini gerçekleştirdik. Bademli’nin becerikli ve vizyoner muhtarı Neslihan Kutlu Maraş’ın gayretleriyle bu kez konuklarımızın çoğunu köyün butik otel ve pansiyonlarında ağırladık. Belediyenin kültür işleri yöneticilerinden ve Dikili’nin tek özel tiyatrosu Atarneus’un kurucusu, genç tiyatro insanı Damla Ekeke İkiz de hem belediyeyi hem de öğrencisi olan yetenekli ve heyecanlı genç gönüllüleri harekete geçirdi.

Bu yıl daha çok sanatçı misafirimiz vardı: Ayşegül Cengiz Akman “Tekinsiz” adlı performansıyla, ‘Yılın En İyi Erkek Oyuncusu’ seçilen Deniz Karaoğlu “Kadercan” oyunuyla, ‘Mandıra Filozofu’ namıyla TV ve sinemadan tanıdığımız Müfit Can Saçıntı “Lafını Esirgemeyenler” gösterisiyle, Tiyatro Kartela da Zeynep Erkekli’nin “Küller” oyunuyla Bademli halkı ve yörede bulunan ziyaretçilerle buluştu.

Bademli ilkokulunun bahçesinde yer alan çamlık, oyuncu Aslı Aybars’ın nefes atölyesine, Şahika Kendir’in yoga seanslarına, pantomim sanatçısı Mehmet Selin Sağdıç’ın mim, Fulden Obiz’in mask ve taş boyama atölyesine, matematikçi Ceren Aktuğ’un çocuklarla felsefe sohbetlerine ve Dr. Zerrin Yanıkkaya’nın gençlerle yaratıcı drama çalışmalarına ev sahipliği yaptı.

KÖY KADINLARIYLA FORUM
Yüksel lisanstan arkadaşım Prof. Dr. Nihal Kuyumcu’nun Bademli köyü kadınlarıyla gerçekleştirdiği forum tiyatro büyük ilgi çekti. Forum, köydeki sosyal sorunlardan birkaçını ele alıyordu ve bu nedenle kendi sorunlarına çözüm üretmek isteyen köy halkının foruma interaktif katılımı çok yüksekti.

Birlikte sabah kahvaltılarıyla, oyun sonrası sofra muhabbetleriyle, Bademli koylarında güneşi batıran deniz sefalarıyla dolu dolu geçen ve herkesin ağzında benzersiz tatlar bırakan bir etkinliğin öncüsü olmak son derece keyif verdi. Böyle bir keyfi ve hazzı başka nereden duyabilirdim; inanın bilemiyorum.

Siz siz olun kısa da olsa uzun da olsa tatilinizde sofranızı mutlaka dostlarınızla paylaşın… Yaşamın keyif veren noktaları üzerine sohbetler edin… Yemekten, içmekten, müzikten, spordan, gezmeden, sanattan, doğadan bahsedin… Kabuğunuza çekilmek yerine etrafınıza toplayacağınız güzel insanların enerjisiyle dolun… Sadece güneşin altında uzanarak değil, etrafınızdaki güzel insanların sıcaklığıyla ısının… Bu birliktelikler hem zamanınızı hem de keyfinizi bereketli kılacaktır.

Nihayetinde ekmeğimizi alın terimizle kazandığımız, çevremiz için ekmek teknesi yarattığımız işlerimizin hayırlı ve bereketli olması için yaşamın her anını anlamlandırmaya devam!

Bizi Paylaşın
Continue Reading
Yorum yapmak için tıklayın

Leave a Reply

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir