Connect with us

Ali Asrak

MAHREMİYET HERKES İÇİN VAZGEÇİLMEZ BİR HAK

Yasayla kişisel verilerin izin alınmamış 3’üncü kişilerin eline geçmesini önleyici her türlü tedbirin alınması görevini de yüklenmesi; küçük ölçekli işletmelere ağır yük; büyük ölçekli işletmelere de siber saldırılar ve tazminata mahkûm edici süreçleri getirecektir.

Av. A. İSKENDER UYGUNBAŞ

Merhaba, yazılarımıza başlamadan önce her okuyucumuza sağlık, huzur ve mutluluk dolu, bol kazançlı günler diliyorum.
Bu dergiyi yaşama geçiren, KOBİ niteliğindeki tüm iş dünyasının aradığı konulardaki boşluğu; gerek yazarlarının bilgi, birikim ve kalitesi gerek konularının güncelliği, gerçekliği ve yaşanılabilirlik, uygulanabilirlik düzeyleri ile kapatmış olduğundan, emeği geçen herkese içten teşekkür etmek isterim.
İlk konumuzu derginin ismine uygun olarak KOBİ nedir? KOBİ’lerde güncel uygulama olan Kişisel Verilerin Korunması’na ilişkin kısa bilgiler ile yasal düzenlemeleri ve uygulamaları aktarmaya çalışacağım.
Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletmelerin (KOBİ) Tanımı, Nitelikleri ve Sınıflandırılması hakkındaki yönetmeliğin, tanımlar başlığı altındaki 4’üncü Maddesi’nde “Bu yönetmeliğinde uygulanmasında a) (Değişik: 10.9.2012-2012/3834 K.) İşletme: Yasal statüsü ne olursa olsun, bir veya birden çok gerçek veya tüzel kişiye ait olup bir ekonomik faaliyette bulunan birimleri veya girişimleri; b) (Değişik: 10.9.2012-2012/3834 K.) Küçük ve orta büyüklükte işletme (KOBİ): 250 kişiden az yıllık çalışan istihdam eden ve yıllık net satış hasılatı veya mali bilançosundan herhangi biri 125 milyon Türk Lirası’nı aşmayan ve bu Yönetmelikte mikro işletme, küçük işletme ve orta büyüklükteki işletme olarak sınıflandırılan ekonomik birimleri veya girişimleri… ifade eder” denilmektedir.
Türkiye’de işletme sayısının yüzde 99,5 i bu kapsama girmektedir. Dolayısı ile Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (KVKK) ile getirilen düzenlemeler neredeyse her şirketi içine almaktadır.

KİŞİSEL VERİ YASASINI MECBURİYETLER DOĞURDU
Aslında KVKK ile getirilen düzenlemeler TMK (Türk Medeni Kanunu); TBK (Türk Borçlar Kanunu) ve TTK (Türk Ticaret Kanunu) ve başkaca kanunların içinde de yer almaktaydı. Ancak; bir kısım tacirin, globalleşen ve elektronik ortamdaki gelişmeler nedeni ile kişisel verileri elde etme, ele geçirmeleri kolaylaşmış olmasını fırsat bilerek kötü niyetli olarak kişilerin dolandırılması, çeşitli yollarla taciz edilmesi ve zarara uğratması artık çekilemez duruma getirmiştir. Bunun yanında AB ve dünya gelişmişlik uygulamalarına ve göstergelerine erişme isteği de bu düzenlemeleri zorunlu hale getirmiştir.
Uygulama aslında, usulsüz olarak işlem yaparak kötüye kullananlara da diğer kurum ve kuruluşlara da, hem yasal hak olarak vermiş hem de vatandaşların daha çok taciz edilmesi ve zarara uğramasını engellemeyi amaçlamıştır.
KVKK ile vatandaşların açık onayı istenmiş ise de; mal ve hizmet satın almak isteyenlerin bu açık onayı verdiklerine ilişkin basılı madde hükümlerini içeren sözleşmeleri imzalamazlarsa zaten mal ve hizmeti satın alamayacaklardır.
Bu sözleşmelerin imzalanması ile tüketiciler, satıcıların eskiden yaptığı gibi kişisel verilerini 3’üncü kişilerle paylaşmasına onay vermişlerdir. Bu onayın kötüye kullanılması yasal düzenlemelerdeki ceza hükümleri ile engellenmeye çalışılmıştır.

VERİ KORUMA SİSTEMİ 15 BİN LİRADAN BAŞLIYOR
KVKK’na uygun bir koruma kurmanın bedeli ise üst sınırı açık olmak üzere en az 15.000 liradan başlamaktadır. İşin daha ilginç ve vahim tarafı ise, elektronik çağın bu kadar hızlı gelişiyor olması hem iyiyi hem kötüyü içinde barındırmasını da gerektiriyor. Yasal düzenlemeler; kişisel verilerin korunması görevini ve sorumluluğunu verirken; bunların izin alınmamış 3’üncü kişilerin eline geçmesini önleyici her türlü tedbirin alınması görevini de yüklemiştir ki; küçük ölçekli işletmelere ağır yük; büyük ölçekli işletmelere de siber saldırılar ve arkasından tazminata mahkûm edici süreçleri beraberinde getirecektir.
Sonuç; eskilerin tabiri ile mahremiyet herkes için vazgeçilmez ve Anayasa ile korunan haktır. Diğer yandan; hızlı gelişen ve acımasızca devam eden ticaret ve rekabetin dijital ortama yöneliyor olması karşısında bu yarışta yaşamını sürdürmek zorunda olan mal ve hizmet üreticileri ile satıcıları olan ağırlıklı KOBİ’ler iki arada bir derede kalmışlardır.
Allah yar ve yardımcımız olsun demekten öteye yapacak söyleyecek bir durumumuz olmadığı gibi gelişen teknoloji ve kurallara da uymak zorunluluğumuz vardır.
Bundan sonraki yazılarımızın bir kısmında bütün hukuksal sorunlarınıza yönelik gelmiş sorulardan en çok sorulan, en güncel veya en önemli bulduklarımızı kişisel verilerinizi saklı tutarak yanıtlamayı hedeflemekteyiz.

Bizi Paylaşın
Continue Reading
Yorum yapmak için tıklayın

Leave a Reply

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir