Connect with us

Kültür - Sanat

KÜLTÜRLER ARASI KÖPRÜ KURAN TASARIMLAR

2013’ten beri ABD’de yaşayan Burçak Tolan, Türk tasarımcı kimliğiyle yurt dışında çalışmanın kendisine “insanlara gerçekleri anlatma ve kültürümüzü doğru tanıtma” misyonu yüklediğini ifade ediyor.

 

AYŞEGÜL ÇAKIR

Kültürel değerlerimizi ve sahip olduğumuz geleneksel simgeleri; yıllardır özgün ve sıra dışı mücevher tasarımlarıyla uluslararası platforma taşıyan başarılı bir kadın girişimcimiz Burçak Tolan.

Yurt dışı serüveni Fransa’da başlayan Tolan; 6,5 yıl boyunca moda endüstrisinin başkentindeki deneyimlerinden ve Avrupa kültüründen edindiği bilgi ve birikimle profesyonelleşme kararı aldı. 2013 yılından beri Amerika Birleşik Devletleri’nde yaşayan ve şirket faaliyetlerine burada devam eden tasarımcı, ürünlerini başta New York’taki gözde showroomlar ve yurt dışında birçok farklı noktada satışa sunsa da, üretiminin tamamını halen İstanbul’da devam ettiriyor. Ayrıca başta Holywood ünlüleri olmak üzere birçok isme özel tasarımlar hazırlıyor.

Logosunda kullandığı köprü sembolü, başta Hindistan olmak üzere etkisinde kaldığı farklı kültürleri birleştiren tarzını sembolize ediyor. Hindistan’daki tapınak deneyimleri, tasarımlarındaki spritüel yaklaşımlara yansıyarak, hazırladığı her parçada sevgiyi, aşkı, mutluluğu ve huzuru yansıtan etkiler yaratmasına neden oluyor.

Burçak Tolan

New York-İstanbul arasında, çılgın bir yoğunlukta yeni koleksiyon çalışmaları sürerken, tasarımcıyla İstanbul’da buluştuk ve kendisine yeni tamamladığı MUSKA (AMULET) Koleksiyonunu sorduk.

“TASARIMLARIM SPİRİTÜEL İZLER TAŞIYOR”
-Tasarımlarınızı ortay koyarken nelerden ilham alıyorsunuz ya da etkileniyorsunuz?
İlk günden beri, tasarım yaparken, çalıştığım parçanın anlamı ve hikâyesi üzerinde durdum. Aldığım eğitimlerin yanı sıra, gerek Anadolu, gerek gitme fırsatı bulduğum, hatta uzun sürelerle yaşadığım diğer ülkelerdeki gözlem ve araştırmalarım kültürler arası köprüler kuran, özgün tasarımlar hazırlamam konusunda bana ilham verdi. Tasarımlarımın hepsi bir anlam yüklü ve spiritüel izler taşıyorlar. Her ürüne isim verirken hissettirdiği duyguyu dikkate alıyorum. Yeni koleksiyonum da bunun en güzel örneği.

“HARİKA BİR EKİBİM VAR”
-Son koleksiyonunuz Muska’da mercek altına aldığınız ve üzerinde durduğunuz anlam ve hikâye nedir peki?
Muska denince akla ilk gelen dua ve dileklerdir. Yüzyıllar boyu insanlar hem kötü güçlerden korunmak, hem de şans ve kısmet için farklı formlarda muska kılıfları kullanmış. Kimi zaman sevgiliye emanet edilmiş, kimi zaman nesilden nesile miras kalmış ve herkes kendince ona bir anlam yüklemiştir.

Bu çok anlamlı ve bir o kadar da gizemli geleneği kendi kültürümüzden izlerle geleceğe taşıyacak, farklı kültür ve inançtaki insanlara da hitab edecek çok özel bir koleksiyon hazırladım. Bu arada harika bir ekibim var. Genç yaşlarına rağmen işlerinde usta, sanatçı ruhu taşıyan arkadaşlarıma ne kadar teşekkür etsem azdır. Ayrıca görseller konusunda çok usta bir isimle, fotoğraf sanatçısı dostum Koray Kasap ile çalışıyoruz. Biz çok güzel bir ekibiz ve bu da yaptığımız her işe yansıyor.

“UZAKDOĞU PİYASASINA AÇILIYORUZ”
-Koleksiyonun tanıtımı için ne gibi organizasyonlar yapacaksınız?
Yaz sonu itibariyle farklı ülke ve şehirlerde sergiler, şovlar planladık. Önümüzdeki yıl Uzakdoğu piyasasına açılıyoruz. Yoğun bir şekilde ve heyecanla üretmeye devam ediyoruz.
-Biraz da kadın girişimci olarak yurt dışı deneyimlerinden bahseder misiniz?
Yurt dışında kadın girişimcilere verilen destek çok fazla ve yaptığımız işlere müthiş saygı duyuluyor, değer veriliyor. Dolayısı ile herhangi bir negatif cinsiyet ayrımcılığına rastlamadan keyifle çalıştığımı söyleyebilirim. Öte yandan yaptığım tasarımları kendim de kullanarak gittiğim her yerde kültürümüzü anlatma ve örnekler sergileme imkanına sahibim ve bu da bana kadın olmanın avantajını yaşatıyor. Ne yazık ki ülkemizin imajı bazı çevrelerde hala oldukça negatif.

“GEZİCİ ELÇİ GİBİYİM”
-Bu durum haliyle sizi derinden üzüyordur ve omuzlarınıza artı sorumluluk yüklüyordur…
Bir Türk tasarımcı olarak yurtdışında çalışıyor olmak, üzerimize insanlara gerçekleri anlatmak ve kültürümüzü doğru tanıtmak gibi önemli bir misyon da yüklüyor. Bir bakıma insanları eğitmek durumundayız. Kendimi bu anlamda gezici elçi olarak da görüyorum ve bu yönde çaba sarf ediyorum.

Tasarımlarımda özellikle kendi kültürümüzü anlatan vurgular yapıyorum. Muska koleksiyonu da böyle çıktı. Öylesine kıymetli tarihi ve kültürel hazineleri olan bir ülkeyiz ki bunu hem içeride hem de dışarıda anlatacak ve yaşatacak platformlar hazırlamanın evrensel bir görev olduğunu düşünüyorum.

Bizi Paylaşın
Continue Reading
Yorum yapmak için tıklayın

Leave a Reply

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir